Anasayfa
  • Gündem
  • Spor
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Medya
  • Teknoloji
  • Kültür-Sanat
  • Sağlık Yaşam Eğitim
  • Ara
  1. Köşe Yazarları
  2. Emin Şirin
  3. Süleyman Soylu'nun dili korkutucu bir hâl aldı
Yayınlanma: 24 Eylül 2020 - 13:14

Süleyman Soylu'nun dili korkutucu bir hâl aldı

24 Eylül 2020 - 13:14
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Süleyman Soylu'nun dili korkutucu bir hâl aldı
Emin Şirin
[email protected]
Haftanın Yorumu

SÜLEYMAN SOYLU'NUN DİLİ TÜM TEŞKİLATI ETKİLİYOR

İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu çok gayretli bir bakanımız. Ancak güvenliğe gereken dikkati gösterirken hukuk ve insan haklarına gerekli özeni katiyen göstermiyor. Bir zaptiye memuru gibi davranıyor. Konuşması, üslûbu kendisi ile aynı fikirde olmayan her kim olursa olsun “fırçalaması” hiç yakışık almayan davranışlar.

Kendisini örnek alan güvenlik teşkilatı da üslûbunu bir kabadayı üslûbu hâline getiriyor bu da yakışıksız. Hâlbuki güvenlik konusuna gösterdiği önemli hassasiyeti kadife bir üslûpla süslese çok daha muvaffak olacak. Bu arada sinirlerine de hâkim olamadığını görüyoruz bu da artık korkutucu oluyor.

ORUÇ REİS POLEMİK KONUSU YAPILMAMALI
Ege ve Doğu Akdeniz meselesinde hükûmetin politikası yani askerî güçle kuvvetlendirilmiş diplomasi politikası, bugüne kadar netice verdi. Ancak askerî güçle kuvvetlendirilmiş diplomasiden masada müzakere diplomasisine geçmenin zamanını iyi teşkil etmek lâzım. Yunanlar ve Yunanistan’ı destekleyen batılı ülkelerin bir şaşkınlık içinde olduğu görünüyor. Zîra son yirmi senedir Türkiye’nin edilgen dış politikasına alışmışlardı. İstedikleri her şeyi yaptırabileceklerine inanıyorlardı. Şimdi Türkiye, haklarını korumak için daha kararlı bir tavır içinde. Oruç Reis’in hangi sebeple olursa olsun faaliyetlerine bir süre ara vermesi bence silahla güçlendirilmiş diplomasiden masadaki diplomasiye geçmek için atılmış bir adım. Bunun üzerinde fazla durup polemik konusu yapmamak lâzım.

Ancaaak, Türkiye maalesef çoğu zaman sahada kazandığını masada kaybeden bir ülke olabiliyor. Buna müsaade etmeyip Ege ve Doğu Akdeniz’deki  kurulmakta olan masalarda haklarımızı korumak ve almamız lâzım. Masada karşımıza oturacak muhataplarımız anlamalılar ki Türkiye kararlıdır. Adalar silahsızlandırılacaktır, bunun için icap ederse Türkiye askerî harekâtın çeşitli şekillerini denemekten geri kalmayacaktır.

YUNANİSTAN'IN DÜŞMANA İHTİYACI VAR

Yunanistan’a gelince, 1850’lerden sonra ancak bağımsız bir ülke olmaya başlayan ve her zaman masa başı başarılarla yüzölçümünü genişleten bir politika izliyor. Millî birliğini ve halkının aidiyet duygusunu yaratabilmek için bir düşmana ihtiyaç duyuyor. Bu düşman da unumiyetle Türkiye oluyor. Bu zavallı politikadan vazgeçmesi Yunanistan’ın menfaatine olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımıza hakaret edecek zavallılığa düşmeleri de sadece zafiyet hâllerini göstermektedir. Biz içeride Recep Tayyip Erdoğan’ı sever ya da eleştiririz. Yunanistan’a bu hakaret etme cüreti vermez Türkiye bu hakareti Yunanistan’a yediriverir.

LOZAN'I KÖTÜLEYEREK DIŞ POLİTİKA KURGULANMAZ
Libya’da olup biteni Doğu Akdeniz ve Ege’de olanlardan ayrı mütalaa etmemek lâzım. Sarrac Ekim ayı sonunda görevinden ayrılacağını söyledi, yerine kim gelecek belli değil. Libya’da da soğukkanlılıkla değerlendirip  Doğu Akdeniz ve Ege için kurulacak masanın bir parçası olarak genel çerçevede müzakere edip oradaki haklarımızı da korumalıyız. Tekrar söylüyorum Osmanlı ve Türkiye, sahada kazanıp masada kaybeden diye kötü bir şöhrete sahip. Umuyorum ki bu müzakere sürecinde bu kötü şöhreti ortadan kaldıracak bir sonuç alırız. Bunu yaparken de yöneticilerimizin sağduyuyla hareket etmesi ve arada bir yaptıkları gibi Lozan’ı kötülememeleri gerekiyor.

Cumhuriyet gazetesinde Prof. Dr. Esergül Balcı’nın bir röportajı yayımlandı. Orada Esergül Hanım; “Taşrada devlet kademe kademe çekilmiş, aileler çocuklarını tarikatlara teslim etmek zorunda kalmış.” açıklamasında bulundu. Bir arkadaşım köyündeki ilkokul ve ilkokulun kapatılmasından sonra yaşanan sosyal ve kültürel değişimi, köylerinde tarikatların nasıl hâkim olduğunu şahsi tecrübesi ile paylaştı. Arkadaşımın bu tecrübesi  ve buna benzer veriler çalışmalar da Esergül Hanım’ın tespitlerinin ne kadar doğru olduğunun bir göstergesi.

TARİHİN EN KÖTÜ MİLLİ EĞİTİM BAKANI
Sayın Ziya Selçuk’a sesleniyorum; bu gelişmeler sizin, Cumhuriyet tarihinin en kötü Millî Eğitim Bakanı olarak hatırlanmanıza yol açacak. Söylendiğine göre 18 bine yakın köy okulu kapatılmış. Bu çocukların eğitimi de tarikatlara terk edilmiş. Yine Esergül Hanım ilkokul seviyesinde 1 milyon çocuğun eğitiminin tarikatlara bırakıldığı tespitinde bulunuyor. Bunlar korkunçtur ve esas itibarıyla Türkiye Cumhuriyeti için bir beka sorunu oluşturmaktadır. Maalesef cehaletin kol gezdiği kindar ve dindar nesil yetiştirmek konusunda koşar adım ilerliyoruz. Bu çerçevede bırakın dünyayı yakalamayı, dünya ile aramıza aşılması zor devasa bir uçurum girecektir.

  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • 6'lı masa strateji değiştirmeli - 10 Haziran 2022
  • Muhalefet 'Erdoğan'ın kaçışı' üzerine strateji kurmamalı - 30 Mayıs 2022
  • Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığında 6'lı masanın onayı var - 25 Mayıs 2022
  • Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözleri yenilir yutulur gibi değil - 18 Mayıs 2022
  • Zafer Partisi'nin baraj sorunu kalmadı - 08 Mayıs 2022
  • Kemal Kılıçdaroğlu açıklamasıyla "Aday benim" dedi - 27 Nisan 2022
  • Millet İttifakı ortaya proje koymalı - 13 Nisan 2022
  • Tahmin ettiğim gelişmeler olursa seçim sonuçları şimdiden bellidir! - 02 Nisan 2022
  • DEVA ve Gelecek partileri AK Parti'ye değil Erdoğan'a muhalefet ediyor - 24 Mart 2022
  • Putin'in hamleleri Hitler'i andırıyor - 24 Şubat 2022
  • 6 partinin bir araya geldiği muhalefet masasının mesajları - 15 Şubat 2022
  • Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan yorumu hukuk dışı - 06 Şubat 2022
  • Kılıçdaroğlu'na "Hain" diyen çocuk, içine sokulduğumuz girdabın son halkasıdır - 30 Ocak 2022
  • Seçimlere yakın Öcalan hamlesine şaşırmayın! - 25 Ocak 2022
  • Erdoğan'dan Öcalan hamlesi gelirse Bahçeli itiraz etmeyecek - 17 Ocak 2022
  • Suriyelilerle ilgili söylentiler var - 10 Ocak 2022
  • Ekonominin düzelme ihtimali var mı? - 03 Ocak 2022
  • Erdoğan, Ekonomi Nobel'i alabilir! - 25 Aralık 2021
  • Aylık yüzde 10 enflasyona hazır olmalıyız - 26 Kasım 2021
  • Dolardaki karanlığın sonuçlarını henüz yaşamadık - 15 Kasım 2021
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
Köşe Yazarları
 Manisa'nın Efe'si; Ne heybetli gidiştir o…
Batuhan Çolak
Manisa'nın Efe'si; Ne heybetli gidiştir o…
Emre Yükselen
Emre Yükselen
Osmanlı'nın Bizanslı Şehzadesi: Şehzade Halil
Şeyh Said isyanında Ermeni Agop'un işi ne!
Ümit Doğan
Şeyh Said isyanında Ermeni Agop'un işi ne!
Çok Okunan Haberler
Selahattin Demirtaş hakkındaki gerekçeli karar açıklandı!
Selahattin Demirtaş hakkındaki gerekçeli karar açıklandı!
Portekiz’de göçmenlik yasasında köklü değişiklik!
Portekiz’de göçmenlik yasasında köklü değişiklik!
Özgür Özel'den 'butlan' açıklaması
Özgür Özel'den 'butlan' açıklaması
Ana Sayfa
Gündem
Spor
Siyaset
Ekonomi
Dünya
Medya
Teknoloji
Kültür-Sanat
Sağlık
Yaşam
Eğitim
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Günün Haberleri
Arşiv
Hava Durumu
Nöbetci Eczaneler
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Gündem
  • Kültür-Sanat
  • Medya
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Hava Durumu
  • Nöbetci Eczaneler

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.