LİDERLER TOPLANTISI SİYASETE BİR ÜMİT IŞIĞI VERİYOR
Millet ittifakının dört partisi CHP, İYİ Parti, Saadet ve Demokrat Parti’nin başkanlarıyla, Millet İttifakı ile beraber hareket edeceği belli olmaya başlayan Gelecek ve Deva Partisi’nin başkanları cumartesi akşamı beş buçuk saatlik uzun bir toplantı yaptılar. Pek tabi bu ‘tarihi’ diye de değerlendirilebilecek bu toplantı siyasi gündemin en ön sırasına oturdu. Bu toplantının olmuş olması her şeyden evvel çok iyi bir şeydir. Zira Türk siyasi hayatı son yirmi senedir birbiriyle konuşamayan kamplara dönmüş durumda. Bu demokrasi açısından kötü bir şey olduğu gibi daha da öteye halkın huzuru açısından çok kötü bir durum.
Şimdi bu altı parti bir araya gelip konuşabilmeleriyle Türkiye’de siyaseten bir ümit ışığı vermiş oldular. Anlaşıldığı kadarıyla özellikle güçlendirilmiş parlamenter rejim konusunda bu partilerin bir mutabakatı var. Sekiz şubatta da bir ön protokolü kamuoyu ile paylaşacakları anlaşılıyor. Anlaştıkları başka konularda Türk siyasi hayatına müspet katkı yapacak konular olarak görülüyor.
MUHALEFETTEN ANAYASAYI DEĞİŞTİRME İDDİASI
Benim açımdan beklediğim önemli anlaşma, seçim güvenliği konusunda iş birliği yapılabilmesi ve erken seçim çağrısı konuları. Dünkü toplantıda gündeme gelmemiş. Neden gelmediği düşünüldüğünde bir ihtimal millet ittifakı aralarına yeni gelen Gelecek Partisi ve Deva Partilerini kendileriyle hareket edip etmeyeceği konularında uzun süren toplantıda bir garanti alma ihtiyacı hissetmiş olabilirler.
Önümüzdeki günlerde bu iş birliğinin nereye evirileceğine ve madem muhalefet olarak iktidara gelip anayasayı değiştirme iddiasındalar seçim güvenliği konusunu mutlaka gündeme getirirler diye ümit ediyorum. Bu partilerden halkın beklediği en önemli konu ilerde ekonomiyi de düzeltebilecekleri bir şekilde bir erken seçim ile iktidara gelmeleri. Bunun için erken seçim çağrılarının da Hiçbir şekilde ihmal edilmemesi gerekiyor.
İKTİDARIN EKONOMİYİ DÜZELTME İHTİMALİ YOK
Geçtiğimiz hafta heterodoks Nebati beyin ekonomi konusundaki konuşmalarını dinlemeye devam ettik. Gördüğüm hayat pahalılığına karşı sayın cumhurbaşkanı, hayat pahalılığını bir ‘yaygara’ olarak değerlendiriyor. Buna rağmen herhalde yavaş yavaş işin hakikatini de görmeye başladılar ki gıda maddelerindeki KDV indirimi gibi ufak tefek de olsa rahatlatıcı bazı kararları alma ihtiyacını hissetmeye başladılar.
Ne yaparlarsa yapsınlar bu anlayış çerçevesinde iktidarın ekonomiyi düzeltme ihtimali yok. Sene sonuna doğru enflasyonun tek haneye düşmesi, gelecek sene de tek haneli enflasyon görmemiz maalesef ekonomi realitelerine uymuyor ve bir hayal olmaktan öteye geçmiyor.
BAHÇELİ’DEN "ERDOĞAN BİZE MUHTAÇ" MESAJI
Geçen hafta konuşulan konuların arasında önemli bir konu sayın Devlet Bahçeli’nin çıkışıyla tekrar gündem gelen sayın Tayyip Erdoğan’ın üçüncü kez aday olup olmayacağı konusuydu. Devlet Bahçeli, beklenmedik bir çıkış yapıp Tayyip Erdoğan’ın birkaç dönem daha cumhurbaşkanı seçilmesi gerektiğini söyledikten sonra ‘bu konuda eğer kanuni bir ihtiyaç varsa anayasa değişikliğini de düşünmemiz gerekir’ diyerek çok önemli bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Devlet Bahçeli bu çıkışıyla bir manada ‘evet kanuni bir sıkıntı yok diyoruz ama olabilir onun için de sayın Tayyip Erdoğan, bu değişikliğin yapılması için sen de bize muhtaçsın’ mesajını verdi.
ERDOĞAN SİYASETTEKİ ESKİ DEFTERLERİ KARIŞTIRIYOR
Tayyip Erdoğan, büyük arayışlar içerisinde öğrendiğimize göre Tansu Çiller ile yaptığı görüşmelerden sonra ayrıca Kavuncu ile de uzun görüşmeler yapmış siyasette eski defterleri karıştırarak eksiklerini tamamlama ihtiyacı hissediyor. Bütün bunların bir çağrı olacağı kanaatinde değilim.