ORTAOKUL yıllarının yaz tatillerinde, Kars’ta günlük olarak çıkan Nesip
Varkır'a ait gazetede mürettip olarak çalışıyordum. Hafta sonları, Nesip Bey
haftalık ücretimizi ödemek için elini cebine attığında, birlikte çalıştığımız
arkadaşlardan bazıları haftalığının dışında avans talep ederlerdi. Nesip Bey de
veremeyeceğini bir tekerlemeyle anlatmaya çalışırdı. "Ölüler zannediyor ki,
diriler helva yiyor!" Nesip Bey, avans talep eden arkadaşımıza, imkanının
olmadığını anlatmakta zorlandığında da "Haftalığınızı aldığınıza şükredin, dışarıda kar var boran var" derdi!
Yaşadığımız dünyayı, hiç rakamları dikkate alarak görmeye çalıştınız mı?
Eğer yapmadıysanız, gelin şimdi birlikte dünyanın sakinleri olarak rakamların
gerçekleriyle tanışalım!
Dünya nüfusunu, mevcut halkların oranlarını muhafaza ederek, 100 kişilik
bir köy kadar küçültebilseydik, bu köy şöyle olacaktı:
57 Asyalı,
21 Avrupalı,
14 Amerikalı(kuzey, orta, güney)
8 Afrikalı.
Bunların 52'si kadın, 48'i erkek olacaktı.
30 beyaz, 70 beyaz olmayan,
11 homoseksüel,
6 kişi, bütün köyün servetinin %59'una sahip olacaktı ve bunların hepsi ABD
kökenli olacaktı.
80 kişi, kötü evlerde yaşayacaktı,
70 kişi, okuma yazma bilmeyecekti,
1'i ölmek üzere, 1'i de doğmak üzere olacaktı.
1 kişi bilgisayar sahibi, 1 kişi de (evet sadece 1 kişi) üniversite mezunu
olacaktı.
Şimdi şunları göz önünde bulundurun:
Eğer bu sabah hastalıklı değil de sağlıklı uyanmış iseniz, bir hafta sonrasını
göremeyecek olan 1 milyon insandan daha şanslısınız.
Bir harp tehlikesiyle, işkence görme ihtimaliyle ya da aç kalma korkusuyla
karşı karşıya değilseniz, 500 milyon insandan daha iyi durumdasınız.
Buzdolabınızda yiyeceğiniz, üzerinizde elbiseniz ve başınızı sokup
uyuyabileceğiniz bir eviniz varsa, dünyadaki insanların %75'inden daha
zenginsiniz.
Bankada ve cüzdanınızda para varsa, dünyanın en imtiyazlı %8'i
arasındasınız.
Anneniz ve babanız sağ ise, siz bu dünyanın nadir kişilerinden birisiniz.
Okuma ve yazma biliyorsanız, okuma yazma bilmeyen 2 milyar kişiden biri
değilsiniz.
İnsanlık tarihinin sayısal gerçeklerine bakınca, insanlığın var olduğundan
günümüze kadar toplam nüfusu ile şimdiki nüfusu hemen hemen aynı rakamlara
tekabül etmektedir. Yani binlerce yılda yaşayan toplam 8 milyar insan kadar
büyüklükte bir nüfusu barındıran ve hızla kaynakları tükenen bir dünya.
Nesip Varkır Bey'in tekerlemesinde vurguladığı gibi, dirilerin helva yemediği
bir dünyada yaşıyoruz.
Rakamların ortaya koyduğu gerçekler bunlar, acı ama gerçek!