Fikri Sağlar’ın türbanlı hakime yönelik değerlendirmesini duyunca, 1980 öncesinin siyasi iklimine dair hatıralarım, hatırladıklarım gözümün önünden geçti!
1980 öncesi içinde bulunduğum “ideolojik” yapıda Polis ve Yargı mensuplarıyla ilgili genel kanaat; eğer polis POLDER(Solcu) üyesiyse, eline düşmemek lazım, yakalarsa her türlü işkenceyi yapar! Eğer mahkemenin hakimi solcu ise kesin tutuklar!
Bu kanaati doğrulayacak bir çok vaka yaşandı! Şahsen de yaşadım...
O dönem karşımızda ki mahallenin(SOL) mensupları için de POLBİR(Milliyetçi) üyesi bir polisin eline düşmek, milliyetçi kökenli bir hakimin karşısına çıkmak büyük riskti!
Bu kanaatide doğrulayacak vakalar yaşandı mı? Hem de çok!
Kamu görevlilerinin yaşadığı ayrışma neticesinde; ADALET-VİCDAN-İNSAN HAKLARI askıya alınmış, kamu görevlisinin mensubiyet duygusu, bunların üzerine çıkmıştı!
Sonuç itibarıyla memleketin çocukları; bir birinin hakkını, hukukunu ve canını yok saymıştı!!
Gelelim mevzuya;
Fikri beyin ifadesinden anlaşılıyor ki, kaygıları korkuları var!
Bireysel olarak niye bu kaygıyı taşıyorsun diye, Fikri Bey'e laf edecek halimiz yok. Fikri Bey gibi düşünenlere de...
Ancak;
Fikri Bey'in statüsü, birikimi açısından bir kaç laf etmemiz gerekir!
Fikri Bey,
Toplumsal işleyişte görev almış insanların, hele sizin gibi 1980 öncesinin siyasal iklimini bilenlerin, kaygılarını topluma duyurma dilinin bu olmaması gerekirdi!
Fikri Bey,
Ayrıştırma, cepheleştirme politikalarına dolaylı da olsa katkı sunmamanız gerekirdi!
Fikri Bey,
Var olan kaygılarınızı, ADALET-VİCDAN-İNSAN HAKLARI talebiyle baskılayacak bir dili kullanmanız ve katagorize etmemeniz gerekirdi!
Fikri Bey,
Şüpheniz olmasın ki sizin taşıdığınız kaygıyı, karşı mahallenin sakinlerinin bir kısmı da, haklı haksız sizin siyasal çizginizdeki kamu görevlilerine karşı duyuyordur! Bu hali derinleştirecek ifadelerden kaçınmak gerekirdi!
Fikri Bey,
Türban meselesini hiç olmazsa bir süredir gündemimizden çıkarmıştık, yeniden konuşturmamak gerekirdi!
Fikri Bey,
Sizin gibi giyinen insanların da, ADALET-VİCDAN-İNSAN HAKLARI malülü olabileceğini, bunun cinsiyetle, kılık kıyafetle, alakalı olmadığını bilmeniz gerekirdi!
Fikri Bey,
Bazen susmak, kaygıların alan genişletmesine engel olur! Sizin gibi tecrübeli bir siyaset adamının, her soruya cevap vermek zorunda olmadığını, her aklından geçeni de ifade etmek zorunda olmadığını bilmesi gerekirdi!
Ez cümle;
Olmadı Fikri Bey olmadı...