DÜNYANIN GÖZÜ UKRAYNA KRİZİNDE!
Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginlik artmaya devam ediyor ve uluslararası bir savaş olasılığını gündeme taşıyor.
Ukrayna, Sovyetler Birliği'nin dağılması üzerine 1991 yılında bağımsızlığını ilan etmiş genç bir devlettir. Rusya eski Sovyetler Birliği'ni diriltmeyi amaçlayan genişleme yani emperyalist bir politika izlemektedir.
Rusya; 2008'de Ukrayna’nın NATO’ya üyelik başvurusu yapmış olmasına rağmen 2014’de Ukrayna'dan Kırım'ı ilhak etmiş ve ABD'nin Afganistan’dan çekilmesi başta Ukrayna olmak üzere birçok ülkede korku oluşmasına olanak sağlamıştır. Ayrıca Rusya'yı cesaretlendirmiştir.
Rusya ve Ukrayna halkının büyük çoğunluğu Slav kökenden gelmeleri bile aralarındaki çelişkilere, uyuşmazlıklara ve gerginliklere çare olmamıştır.
Çünkü Ukrayna jeopolitik açıdan etkin bir konuma sahiptir. Bu kapsamda ünlü jeopolitik uzmanı Mackinder'in Kara Hakimiyet Teorisi'ne göre Ukrayna, dünyanın kalpgahının (Heart Land) merkezini oluşturan bölgede yer almaktadır. Dolayısıyla Doğu Avrupa'yı kontrolü altına alan güç dünya hakimiyetinde büyük bir avantaj yakalamış olur. Bundan dolayı Ukrayna hem ABD ve Rusya açısından büyük önem taşır.
NATO'nun Sovyet tehdidine karşı Avrupa'yı korumak amacıyla kurulduğunu dikkate alırsak Avrupa devletleri Rusya tehdidini uzakta tutmak ister. Bu anlamda ABD ve Batı Avrupa devletleri, Ukrayna'yı NATO üyesi yapmak isterken Rusya bunun güvenliği açısından sakıncalı olduğunu savunur. Böylece Ukrayna'nın stratejik bir devlet olduğu kolayca anlaşılır.
ASKERİ AÇIDAN ÖZET MUKAYESE
Rusya Silahlı Kuvvetleri ile Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'ni mukayese edersek Rusya'nın her bakımdan üstün olduğunu kolayca söyleyebiliriz. Bunu bildiği için Ukrayna, NATO'ya üye olmaya çabalarken eş zamanlı olarak muhtemel bir Rus saldırısına karşı silahlı gücünü teritoryal savunma konseptine öncelik vererek hazırladığını dış basından gelen haberlerden anlıyoruz.
Bu amaçla; halka silah dağıtıldığını ,ögrencilerede programlı olarak askeri eğitim verildiğini biliyoruz.
Teritoryal Savunma Konsepti'ni bizim Kurtuluş Savaşı'ndaki yerel direniş faaliyetlerine yani Kuvâ-yi Milliye'ye benzetebiliriz. Meşhur Kozmik Oda'dan Teritoryal Savunma planlarımızın alındığını ve planlarda görev alan 1000'e yakın kahramana suikastlar düzenlenerek şehit edildiklerini medyadan öğrendik.
Ukrayna batı cephesinde Polonya, Slovakya, Macaristan ve Romanya ile komşudur. Bu devletlerin hepsi NATO’ya üye olmuşlardır. Ukrayna'ya göre daha şanslı bir pozisyon yakalamışlardır.
Ukrayna'nın Rusya tarafından işgal edilmesi halinde sıranın kendilerine geleceğini gören bu devletlerin Ukrayna'yı kayıtsız şartsız destekleyeceklerini ve Ukrayna'nın tampon konumunu sürdürerek tehdidin uzakta tutulmasına yönelik politikalar izleyeceklerini söyleyebiliriz.
Rusya'nın nükleer gücü olduğu için ABD ve NATO'nun Rusya ile Ukrayna krizinden dolayı savaşma olasılığını çok zayıf görüyorum. Ama ekonomik, sosyal yaptırımlarları en şiddetli düzeyde kullanacaklarını ve psikolojik harekat kapsamında mücadeleye yoğun olarak devam edeceklerini düşünüyorum.
EN RASYONEL VE STRATEJİK YÖNTEM
Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması ile başlayacak bir savaş genişleyerek NATO yani ABD ve Rusya arasında bir yüksek yoğunluk bir savaşa tırmanması olasılığı yüksektir. Bu nedenle, krizin diplomasi yolunu kullanarak barışçıl bir sonuca ulaşması hayati önem taşımaktadır.
Çünkü böyle bir savaşın bir anlamda 3. Dünya Savaşı'na dönüşmesi kaçınılmazdır. 3. Dünya Savaşı demek KIYAMET GÜNÜ DEMEKTİR.
Böyle bir felaketin önlenebilmesi tarafların müzakerelerde Ukrayna'nın NATO üyesi yapılmayacağını, bunun yerine Avrupa Birliği (AB) ortaklığının onaylanmasını, Rusya’nın da Ukrayna sınırındaki askeri yığınağının kaldırılmasını öngören bir anlaşmanın sağlanması en akılcı, pratik ve faydalı bir çözüm olacağını değerlendiriyorum.
Türkiye’nin milli menfaatleri açısından da uygun bir harekat tarzı olduğundan desteklenmeyiz diye mütalaa ediyorum.
TÜRKİYE'NİN ARABULUCULUK GÖREVİ!
Türkiye'nin sessiz kalmayarak arabuluculuk yapma inisiyatifini faydalı buluyorum. Ancak, Ukrayna'ya İnsansız Savaş Uçakları satmamız, Kırım'ın ilhakında Ukrayna'yı desteklememiz bahane edilerek arabuluculuğumuza Rusya'nın