Bugün sizlere Yıldız Sarayı’nın içki sofrasından bahsetmek istiyorum.
Sultan Abdülhamid’in içki içip içmediği konusundaki tartışmalar bugüne kadar rivayetlere dayanmaktaydı. Şehzâde Osman Ertuğrul Efendi’nin ifadesine dayanarak Abdülhamid’in rom içtiği iddia edenler olduğu gibi, zevcesi Behice Kadınefendi’nin ifadelerine dayanarak Sultan’ın helâdan çıkıp banyoya gidene kadar abdestsiz yere basmamak için teyemmüm edecek derecede dindar olduğunu söyleyenler de ortaya çıkmıştı. Konuyla ilgili ilk belgeyi geçtiğimiz aylarda Türk Tarih Kurumu Eski Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu paylaştı. Abdülhamid dönemine ait olduğu söylenen belgede “Valide Sultan Tarafından Satın Alınması İstenen Yiyecekler ve İçecekler” başlığı altında Yıldız Sarayı’na sipariş edilen içkilerin listesi yer alıyordu. Halaçoğlu’nun paylaşımı belli başlı çevreleri rahatsız etti. Belgenin gerçek olmadığı, belgenin altında imza veya mühür olmadığı, hangi Valide Sultan adına sipariş edildiğinin belli olmadığı gibi gerekçelerle Yusuf Halaçoğlu adeta linçe uğradı.
Bizim ulaştığımız belge ise, konu ile ilgili tartışmalara son verecek ve itiraz kabul etmeyecek nitelikte. Söz konusu belge 1883-1885 yılları arasında Yıldız Sarayına sipariş edilen içkilerin kaydedildiği 84 sayfadan oluşan bir defter.
Hazine-i Hassa-i Şahane Matbah-ı Amire, yani saray mutfağının defteri diyebileceğimiz bu belge Osmanlı Arşivi Yıldız Evrakında “Saray’a Alınan İçkilerin Kayıt Defteri” başlığı altında ve 26826 numarada kayıtlıdır. Dileyenler buradan kontrol edebilirler. Saraya sipariş edilen içkilerin türü, hangi tarihte ne kadar sipariş edildiği ve hangi ziyafetlerde kullanıldığına dair bilgiler söz konusu deftere tek tek not edilmiştir. Defterdeki kayıtlardan “ziyafet-i seniyye” denilen sarayın resmi ziyafetleri için de içki sipariş edildiğini anlıyoruz. İlk defa tarafımızca ortaya çıkartılan bu defter, Yıldız Sarayı’na Moët & Chandon Şampanya, Johannesburg Şarabı, Maraschino Şarabı, Medok (Bordeaux) Şarabı, Marsala Şarabı ve Vermut Şarabı gibi dünyaca ünlü içkilerin girdiğini, bu içkilerle ziyafetler verildiğini ispat etmektedir. Defterin ortaya çıkmasıyla bu konuyla ilgili bugüne kadar rivayetler üzerinden yapılan bütün tartışmalar hükmünü yitirmiştir.
Sözlerime son verirken, defterde yer alan sipariş listesinden bir sayfayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
İşte bu kadar... Teşekkürler... Saray'da Opera ve tiyatroya izin vermesinden üstelik bütün haremiyle birlikte bu seanslara katılmasından, kimin kim olduğu, erkek mi kadın mı belli olsun diye yüzlerin açık olması yolundaki buyruğundan, döneminin bir çok yobazı gibi fotoğrafı günah falan addetmemesinden anlıyoruz ki günümüz bazı radikal İslamcılarla bazı sözüm öna dindarların ısrarla çarpıttıkları gibi yobaz bir dindar da değilmiş... II.Abdülhamit' karşı bir sevgim de nefretim yok. Sadece birşeylerin çarpıtılmasını yalancılıkla eşdeğer buluyorum. Donanmanın çürümesine yol açması affedilecek bir şey değildir tabi.