Başarısız olanlar asla denemeyenlerdir!

Santorini Belediye Başkanı Sayın Antonis Sigalas’ı Gökçeada'da misafir ettim. 

Sayın Sigalas’ın sempatik, cana yakın ve samimi tavırlarıyla keyifli bir sohbet oldu. 

Ülkemde kelli felli bireylerin bir kısmı iktidarın yaptığı zammı eleştirirken, bir kısmı da belediyelerin yaptığı zammı eleştiriyor. Yani tavuk mu yumurtadan çıkar yoksa yumurta mı tavuktan…!

Onlar kör dövüşe devam ederken; 76.19 kilometrekare Santorini turizm geliriyle Yunanistan’ın Gayri Safi Milli Hasılasına %1.5, Yunanistan’ın turizm gelirlerine %5 oranında katkı sağladığını işitiyorum.

Sayın Sigalas, Santorini'de tarih öncesi çağlardan kalan arkeolojik alanları, müzeleri ve anıtları gelen misafirlerin ziyaretine açtık ifadeleri ile içim sızlıyor. 

Neden mi? Gökçeada'da 1996 yılında Prof. Dr. Halime Türkyılmaz tarafından başlatılan MÖ. 3000 yıllardan kalan Yenibademli Höyük Kazısı ve Prof. Dr. Burçin Erdoğu tarafından 2009 başlatılan MÖ. 6000 yılları anlatan Zeytinli Uğurlu Höyük Kazısı yeterince ödenek ayrılmadığından halen keçelerle kapatılarak ziyarete açılamamıştır.

Gökçeada'da araç gereciyle, 60'a yakın personeli ile her daim hizmet vermeye hazır lakin uçak inmeyen bir havaalanımız var. Gökçeada anakaraya 14 mil uzaklıkta. Gemi seferlerinde güvenli, çağdaş nitelikli hizmet vermekten aciz, gelen misafirlerimizi kuyruklardan kurtaramadığımız GESTAŞ şirketimiz ile ülke ekonomisine katkı sağlamayı hayal ederken;

Santorini'ye bir sezonda;
tekne ile 2.485.000
yurtdışı uçuş seferleriyle 507.000
iç hatlar uçak seferleri ile 563.000
gemi seferleri ile 749.000 misafiri sorunsuz kaliteli ve güvenli ulaşımlarını sağladıklarını öğrenince, başarısızlığımıza milyonlarca nedenimiz olabilir, ama bir tane bahanemiz olmamalı diye hayıflanıyorum.

Gökçeada 289 kilometrekarelik güzelim coğrafyasında biliyoruz ki…! Kayt sörf ve wind sörf için dünyanın en kaliteli rüzgarına sahipken üç beş Bulgaristan ve Romanya’dan gelen turistlerle yetiniyoruz. Santorini'ye dünyanın tüm ülkelerinden misafirlerin gittiğini duyuyorum.

Bizler etnik kimlik, mezhep ve siyasal görüşlerimizin farklılıkları arasında sıkışıp kalmış, kutuplaşmış durumdayız. Muhalefet belediye başkanı ile aynı karede olmaktan imtina eden bürokratlarla geleceği planlamayı bırakın bir araya gelemezken, Sayın Başkan Santorini'de ekonomi komiteleri, yaşam kalitesi komiteleri gibi farklı oluşumlar ile alınan kararları hayata geçirmenin heyacanını yaşadığını ifade ediyor.

Anlattıklarım ne bir özenti, ne bir kıskançlık.

Maksadım; bu kadar güzel nadide coğrafyada kaybetmek ve başarısızlık bizim kaderimiz mi olacak? Çünkü başarısızlık sürecin bir parçasıdır. Başarısız olanlar asla denemeyenlerdir.

Bir kez olsa denesek, etnisiteye, mezhebe siyasal görüşe bakmaksızın adaletli demokratik bir hukuk devleti ile coğrafyaya ve insanımıza hizmet yolunda kararlı adımlarla ilerlemeyi denesek.

Defalarca ifade ettim, burada da kaleme alayım. 289 kilometrekare Gökçeada 5 yıllığına seçilen belediye başkanına, 3-4 yıllığına atanan kaymakama terk edilmeyecek kadar kıymetli. 

Suyu olmadığından deniz suyunu arıtarak ihtiyacını gören Santorini'de kilometrekareye 1000 yatak yani toplamda 80.000 nitelikli yatak kapasitesi ile misafirlerine hizmet ederken, Gökçeada'da daha yatak kapasitesi istatistiği mevcut değil. Dolayısıyla Gökçeada ile alakalı bilimsel veriler ışığında yakın orta ve uzun vadede mutlaka bir projeksiyon hazırlanmalı. 

1915 Şehitler Köprüsü'nün devamı olarak yapılan otoban ile İstanbul gibi metropolün Avrupa yakasında yaşayanlar kara yoluyla 2 saatte ulaşabilecekleri durum hasıl oldu. Peki bununla birlikte oluşabilecek talebe dair projeksiyonumuz var mı? Dersimize çalıştık mı? Hayır zaten çalışmaya fırsatta bırakılmıyor. Muhalefet partisi belediye başkanlarının mahkeme koridorunda beklemekten, gelen müfettişlere dosya taşımaktan çalışmaya zamanı mı kalır.

Gökçeada'da 2012 yılında AK Parti Belediyesi döneminde Kültür Varlıkları Kurulunca onaylanan, bölgeyi perişan edecek 5000’lik planları revize ederek topoğrafik ve ekolojik siteme uygun yapılaşma için verdiğimiz çaba bile devlet tarafından yargıya taşınırken, hangi projeksiyon.