Sinemada sık seyrettiğimiz Holokost yani Yahudi soykırımı ve Hitler...
Biraz da bundan konuşalım.
Konuşalım ki bu bilgiler yeni nesillere örnek olsun ve yanlışa düşmesinler.
Holokost sözcüğü Yunanca 'bütün' anlamına gelen 'holos' ve 'yanık' anlamına gelen 'kaustos' dan gelir.
Kutsal kitaplarına göre İsrailoğulları kendi devirlerinde "üstün ırk" olarak görülür. Kur'an da benzer bir ifade kullanarak o devirlerde İsrailoğullarına yardım ettiklerini ama bu çabaların karşılığında İsrailoğullarının kutsal kitabı kendi kafalarına göre değiştirdiklerini ve yanlış yaptıklarını söyler.
Dini açıdan da bu bilgiyi verdikten sonra biz geçen yüz yıla geri dönelim.
Almanya'da I.Dünya savaşı sonrası Weimar Cumhuriyeti kurulmuş ve ülke ekonomik krize girmiştiştir.
Versay anlaşması ile topraklarının %13' ü ellerinden alınır, ordu 100 bin kişi ile sınırlandırılır ve 30 milyar dolarlık savaş tazminatı ödemeye mahkum edilir. Alman halkı cephede kaybetmediklerini ama masada kaybettiklerini öne sürer. Bu rüzgarla madalyalı onbaşı Adolf Hitler "Birahane darbesi" adı verilen amatör bir darbeyi 1923'de yapmaya kalkar, başaramaz ve hapse atılır.
1929'da ABD Florida'da emlak skandalı patlar, borsa tepetaklak olur. Bu durum Avrupa'ya da yansır Türkiye ise devrim çağındadır, üretime önem vermiştir, etkilenmez.
İşte bu sırada Hitler hapisten çıkar ve 1933'de başbakan olur.
İktidarın ilk yılında Almanya'yı vesayet altına alan Versay anlaşmasını yırtıp atar. Otoyollar yapar ve silah üretimine başlar. Altyapıyı kurar ve bu işleri yaparken %36 olan işsizlik yeni açılan bu alanlarla sıfıra iner.
Halk arabası olan Volkswagen de üretime geçmiş, Alman halkı otobanlarda kendi arabasını sürmektedir.
Artık Hitler halkın gözünde baş tacıdır.
Hitler, "Kutsal" Roma İmparatorluğu'nu yeniden canlandırmak istemektedir.
SS (SchutzStaffel) adıyla silahlı parti milislerini kurar. Gestapo ise gizli polis gücüdür ve yeni Almanya'yı sorgulayanları, karşı çıkanları tutuklamaktadır.
Üstün ırk olarak saf 'Aryan' ırkı olduğuna inanır ve dünyaya egemen olması için gereken yaşam alanlarını (lebensraum) elde etmenin tek yolunun savaştan geçtiğini deklare eder.
Rhine bölgesini işgal eder, ardından anavatanı Avusturya'yı alır. Baktı ki dur diyen yok Çekoslavakya'yı da yutar.
Aslında tüm bunları 1923 yılında girdiği hapis yıllarında Kavgam "Mein Kampf" kitabında yazmıştır.
1939'da Polonya ya çöker, Polonya direnememiştir bile. Norveç ve Danimarka'yı da yutuverir. Fransa da tek kurşun bile atmadan teslim olmuştur. İngiltere'ye uçaklarla saldırır. 1887 savaş uçağı ve 3000 pilotunu kaybederek İngiltere'den vazgeçer.
Stalin ile saldırmazlık anlaşması imzalamıştır ama güç zehirlenmesi başlamıştır artık.
1941'de Rusya'ya saldırır. Harekatın adı Frederick Barbarrossa'dır. Barbarrossa Kutsal Roma İmparatorluğu'nun başı olan kişidir ve 3.Haçlı seferi sırasında Silifke yakınlarında zırhı ile Göksu ırmağını geçerken boğulan imparatordur.
Tarih tekerrür eder. Napolyon ve Enver paşanın orduları gibi Alman ordusu da kış şartlarına teslim olur ve 400 bin askerini kaybeder.
Gel zaman git zaman savaş 30 Nisan 1945'de Hitler son yemeği olan spagettiyi yedikten sonra intihar edince biter.
Bu savaşın en başından beri üstün Aryan ırkına inanan Hitler, yine kendisi gibi üstün olduklarına inanan İsrailoğullarını dünyadan tamamen kaldırmayı kafasına koymuştu. Tahminen 6 milyon Yahudi zorunlu çalışma, işkence, toplu infaz ve gaz odalarında katledildi.
Ama dünyanın genelde üzerinde durmadığı bir konu vardı.
Romanlar, engelliler, Lehler ve Ruslar da aynısı uygulandı. Komünistler, sosyalistler, Yehova şahitleri ve eşcinseller de bu gruplara dahil edildi.
Çoğunluğu Almanlardan oluşan 200 bin zihinsel ya da fiziksel engelli hasta ötenazi programı ile öldürüldü ve krematoryumlarda yakıldı.
Güç zehirlenmesi tehlikelidir.
İster yönetici olun ister normal vatandaş isterse de herşeyin üstünde bir makama sahip olun.
Hepsi geçicidir. Güç zehirlenmesine dikkat edin.