12 yaşında bir çocuk; Abdülbaki Dakak. Ailesi tarafından 10 yaşında yatılı Kur'an kursuna bırakılıyor.
Kurs bir tarikata bağlı Diyanet ile ilgisi yok. Ailesini nadiren görüyor. Dakak, ortadan kayboluyor. Her yer aranıyor, 3 gün sonra kursun yanındaki ahırda asılı bulunuyor. Günlerce civar köyler bile aranırken, kursun yanındaki ahıra bakmak kimsenin aklına gelmiyor.
12 yaşında bir çocuğun ip bulup, kimsenin bilmediği bir yerde yaşamına son verdiğine inanası gelmiyor insanın. Şanlıurfa'da yaşanan olayla ilgili Valilik açıklama yaptı, "İntihar" dedi.
Hadi diyelim resmi açıklamalara inandık bu çocuk intihar etti? Peki onu bu noktaya kimler sevk etti, o küçücük canıyla neler yaşadı da ölmeyi düşündü? Meçhul. Çocuk, oyuncaklarıyla oynayıp, sıcak bir aile ortamında büyüyeceği çağda, bilinmez bir kursa ne diye yatılı bırakılır?
O sözde aile suçlu, kurs suçlu, kursu denetlemeyenler suçlu... Bu hikayenin en masumu ise o küçücük canıyla toprak altına giren Abdülbaki Dakak... En azından başka çocuklar huzurla büyüsün diye Dakak'ın ölümü aydınlatılmak zorunda.
VALİLİK "İNTİHAR" DEDİ
Şanlıurfa Valiliği'nin konuyla ilgili açıklaması:
"İlimiz Eyyübiye ilçesi Beşat Incirli Mahallesi’nde A.D adında bir çocuğumuz kendisini asmak suretiyle intihar etmiştir. Olayın vuku bulduğu andan itibaren kolluk kuvvetlerimiz olayın aydınlatılması için sahada tüm ekiplerimizle birlikte hassas şekilde çalışmalarını sürdürmektedir.
Ayrıca; olayın tüm detayları ile aydınlatılması için Valiliğimiz tarafından idari soruşturma, Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından da adli soruşturma başlatılmıştır."
Süreç hakkında adli işlemler, hassasiyetle yürütülmektedir. Çocuğumuza Allah’tan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz.”
