Gülümser Güven, 8 ve 3 yaşındaki çocukları ve eşiyle birlikte Hatay'daki depremde enkaz altında kalarak yaşamını yitirdi.
Yakınları, binlerce kişi gibi günlerce enkaz başında bir umutla bekledi, enkazın kaldırılması bile 1 haftayı buldu, iyi haber gelmedi.
4 kişilik güzeller güzeli bir aile yaşamdan koparken, geride kalanlar anıları yaşatmak istiyor. Annesi Kezban Hanım, aylar sonra kızının telefon hattını üzerine alarak o anılardan birine tutunmaya çalıştı.
Ve insanlıktan nasıl çıkıldığı bir kez daha yüzüne çarpıldı. Kızının vefat etmesine rağmen Turkcell 5, 6 ve 7.aylarda fahiş faturalar kesti. Toplam 994 TL fatura çıkarılmış.
Anne, bu olay üzerine Turkcell bayisine gidip "Benim kızım öldü siz nasıl fatura kesebiliyorsunuz" diye tepki gösteriyor. Bayide çalışanlar ise "Ölümünü bize bildirseydiniz o zaman" dediği anlarda anne sinir krizi geçirip, gözyaşlarıyla bayiyi terk ediyor.
Bu süre zarfında hattın kullanılıp kullanılmadığını sordum, kardeşinin verdiği cevap boğazımı düğümledi, "Telefonu enkaz altında kaldı. 9 katlı enkazda telefonu bile bulamadık. Ablamın Whatsapp profil resmi gitti birkaç ay önce..."
İşte Türkiye'de insan hayatına verilen değer.
Deprem bölgesinde vefat etmiş insanlara bile telefon faturası kesip gönderen bir utanmazlık.
Deprem anından itibaren tüm şebekeler çöktü, insanlar göçük altında telefonla bile yakınlarına ulaşamadılar. Bunları yapanlar vefat etmiş ve hiçbir kullanımı olmayan vatandaşlara fatura gönderiyor.
Diyecek söz bulamıyorum artık.
GSM operatörlerinin komple Allah belasını versin. En pahalı hizmet ama en düşük kalite. Bu devirde telefonlariniz çekmiyor be aç soyguncular! Haram zikkim olsun aldığınız vergiler. Depremde sunamadiginiz hizmet. Bin beter olun inşallah. Sizin de canınız yansın.