ALTAY TOKAT / ANALİZ
Afganistan, İngilizlere karşı ayaklanarak 8 Ağustos 1919'da bağımsızlığını kazanmıştır. Bu yönüyle bize benzer. Bizde yedi düvel ile savaşarak türkiye Cumhuriyeti'ni kurduk.
Burada önemli bir farklılık var. Bizde Cumhuriyet, Afganistan'da krallık kabul edildi.
Afganistan'ın tek adama dayalı rejiminin yanlış olduğunu devamlı işgaller ya da iç savaş yaşamasından dolayı söyleyebiliriz.
Keşke, orada da Cumhuriyet ilan edilmiş olsaydı.
afganistan ile ilişkilerimiz; Atatürk döneminde atılan karşılıklı adımlar sayesinde çok boyutlu, kapsamlı ve köklü bir düzeye ulaştı.
Örneğin, 1950'li yıllarda Kuleli Askeri Lisesi'nde öğrenci iken Afganistanlı öğrenciler bizimle beraber derslere girerek Türkçe öğrenirler ve daha sonra değişik fakülteler ve Harp Okulları'nda eğitim görürler. Mezun olanlar Afganistan'a dönerek önemli misyonlar üsleniyorlardı.
Bu öğrencilerin, iki devlet arasındaki dostluğun pekiştirilmesine ve geliştirilmesine katkılarının payı büyüktür diye düşünüyorum.
Yine,1992-94 yıllarında Etimesgut'taki Zırhlı Tümen Komutanlığım sırasında Afganistan'ın kuzey bölgesinde yaşayan Türk topluluklarının lideri ve komutanı Mareşal Raşit Dostum güçlerine ait sekiz generali tümende eğittik. Lisan sorunu yaşamadığımızı belirtmek isterim.
Bu örneklere benzer dostluk faaliyetlerimizi anlatmakla bitiremeyiz.
1998’de Kazakistan ve Özbekistan topraklarında 'Uluslararası Barış İçin Ortaklık' tatkibatı düzenlenmişti. Bu tatbikata ABD, Rusya ve Türkiye dahil 15 civarında devletin askerleri katılmıştı.
abd heyetinin başkanı Milli Savunma Bakanı Yardımcısı, bizim delegasyonun başkanı ise bendim.
Aramızda yapılan konuşmalar sırasında ABD Heyet Başkanı bana “Burdaki insanlarla Türkçe konuşarak anlaşabiliyormusunuz?" diye sordu. Bende "Aynı soydan geliyoruz. Elbet anlaşıyoruz" dedim.
"ABD’nin bu bölgeye çok önem verdiğini anlıyorum siz buralara gelebilirsiniz ama Türkiye olmadan kalamazsınız" diye cevap verince teşekkür etti ve bu fikri Pentegon'a taşıyacağını söyledi.
ABD, 2001’de Afganistan’a geldi ama bizimle beraber olmadığı için geri dönmek zorunda kaldılar. Bir anlamda başarı kazanamadılar.
Afganistan; jeopolitik ve stratejik önem ve hassasiyetleri olan bir ülkedir.
Jeopolitik teorisyenlerden biri olan Kara Hakimiyet Teorisini ortaya atan ve savunan Mackinder tarafından Afganistan'ın içinde yer aldığı bölge dünyanın kalpgahı olarak tanımlanır. Bu teoriye göre," dünyanın kalpgahını elinde bulunduran devlet, dünyayı da kontrol eder" der.
Günümüzde, Çin'in 'Aynı Yol - Aynı Kuşak' projesi yönünden de Afganistan kritik konumdadır.
Rusya’nın Afganistan’ı işgali (1979-89), Ülkede istikrar ve huzurun sağlanamaması ve ekonomik sorunların devam etmesi yüzünden özellikle El-Kaide, Taliban gibi radikal terör örgütlerinin burada üslendiklerini ve terör eylemlerini buradan yönettiklerini bir döneme girildi.
El-Kaide'nin, 11 Eylül 2001'de ABD'de İkiz Kulelere saldırarak 3 bin Amerikalının öldürülmesi üzerine ABD'nin Afganistan'ı işgal savaşı başladı ve devam etmektedir.
Bu pozisyonda yeni seçilen ABD Başkanı Biden, ABD askerlerinin 11 Eylül 2021 tarihine kadar Afganistan'dan çekileceğini açıkladı. Bu durumda orada askeri olan nato devletleride askerlerini çekecektir.
Ancak, ABD ve NATO devletlerinin; Afganistan'daki elçiliklerin güvenliğinin sağlanması, gerekirse yardım götürülmesi ve tahliye yapılabilmesi amacıyla kabil Hava Limanı'nı kontrol altında tutulmasını ve bu görevi Türkiye'nin üslenmesini istiyor.
Bu konuda ABD anlaşma sağlandığını, detayların müzakere ediliyor olduğunu açıkladı.
Bu kapsamda ABD’den bir askeri delegasyonun yakında görüşmeler yapmak üzere Türkiye’ye gelmesi bekleniyor.
Taliban ise Türkiye'yi uyarıyor ve bu görevi üslenmesini istemiyor.
Havaalanının korunması ve emniyetinin sağlanması hayati, aynı zamanda da yüksek risk taşıyan bir görevdir.
Eğer mecburen bu görevi üslenecek isek, bir çatışma halinde hava desteği şarttır. Bu nasıl yapılacak? Pakistan'ı ve Macaristan'da yanımızda olsunlar istedik. Bu durumda hava desteği Pakistan'dan sağlanabilir.
Ancak yeterli ve istenen yoğunlukta olmasından kaygılıyım.
Bana göre; Pakistan olsun. Ayrıca; Özbekistan, Türkmenistan, Tacikistan gibi Afganistan ile sınırı olan Türk devletlerinden kontrolümüzde oluşturulacak koalisyon gücünün daha etkili ve muhtemel tehlikeler ile risklerin önlenebilmesi ve karşılanması bakımından doğru ve gerekli olduğunu mütalaa ediyorum.
Bu görevin personel giderleri dahil tüm finansmanının ABD veya NATO tarafından karşılanmasının ön şart olmasının müzakerelerde dikkate alınmasını kaçılnılmaz olduğunu unutmayalım.
Türk devletlerinden oluşturulacak böyle bir koalisyonun görevi başarı şansını artırması yanında Türk devletleri arasında ilişkilerinin ve dayanışmanın artırılması bakımından stratejik bir girişimin önünü açacağına inanıyorum.
ALTAY TOKAT KİMDİR?
Altay Tokat 1999'da korgeneral rütbesiyle emekli oldu. Aynı zamanda Kıbrıs Gazisi olan Tokat ve OHAL döneminde Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanı ve Jandarma Asayiş Komutanı olarak görev yaptı. PKK ile mücadele etti. TSK'nın en büyük dış operasyonlarından biri olan Çekiç Harekatı'nı yönetti. Kara Kuvvetleri iç güvenlik doktrinini yazdı.
Tokat, başarılarından dolayı beş madalya ile ödüllendirildi.
Gündem
Yayınlanma: 23 Haziran 2021 - 13:58
Güncelleme: 23 Haziran 2021 - 14:49
Altay Tokat: "Afganistan'da Türk devletlerinden oluşacak bir koalisyon daha doğru olacaktır!"
Emekli Korgeneral Altay Tokat, Türkiye'nin Afganistan'ın başkentindeki Kabil Havalimanı korumasını ve işletmesini üstlenecek olması üzerine AYKIRI'ya değerlendirmelerde bulundu. Tokat, ABD ile yapılacak müzakerelerde, Türk devletlerinden oluşturulacak bir koalisyonun daha başarılı olacağını ifade etti. İşte Tokat'ın analizi...
Gündem
23 Haziran 2021 - 13:58
Güncelleme: 23 Haziran 2021 - 14:49
İlginizi Çekebilir