Zafer Partisi Genel İdare Kurulu üyeleri, “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme, yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’a "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde Türk Milleti’nin üniter yapısının sonsuza kadar hür ve bağımsız olarak korunması için Atatürk’ün izinde, Sayın Genel Başkanımız Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ ‘ın yanında vatanımızı, milletimizi koruyacak ve onu ne pahasına olursa olsun savunacağız" cümleleri ile destek veren bir bildiri yayımladı.
Zafer Partisi'nin resmi sosyal medya hesabı üzerinden yapılan bildiri de açılan soruşturmanın gerek evrensel hukukun gerek Anayasa’nın ifade özgürlüğü ile "suç ve ceza kanunsuz olmaz" ilkesinin ihlali olduğunu ifade eden açıklamada, “Sayın Genel Başkanımızın hayatının hiçbir döneminde yukarıdaki suçlamalara veya Türk ceza kanunlarına dayanak olacak suç unsuruna rastlamak mümkün değildir!” denildi.
Bildirinin tamamı şu şekilde:
"Genel Başkanımız Sayın Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme, yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılması üzerine kamuoyuna yazılı olarak açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur.
Genel Başkanımız Sayın Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ'ın bu güne kadar 50’nin üzerinde yazmış olduğu kitaplarında kurduğu her cümlede yüreğinde yatan vatan ve Millet sevgisinin izlerini, kalbi mühürlü olanların bile kolaylıkla anlayabileceği çok açıktır.
Bu kitaplarda yukarıdaki suçlamalara delil olabilecek tek bir cümlesi dahi yoktur.
Aynı şekilde Sayın ÖZDAĞ’ın kurmuş olduğu Zafer Partisi’nin Parti Programı'nın hiçbir yerinde de bu suçlamalara delil sayılabilecek tek bir cümlesi dahi yoktur.
Sayın Genel Başkanımızın bugüne kadar televizyon ve diğer sosyal medya programlarında canlı olarak yaptığı konuşmalarında da isnat edilen suçlara delil olabilecek tek bir ifade yoktur.
Konuşmalarını promter üzerinden okuyarak yapan diğer parti liderlerinin aksine, sayın Genel Başkanımız konuşmalarını irticalen yapmasına rağmen bugüne kadar yukarıdaki suçlamalara zemin hazırlayacak bir konuşması da yoktur.
Bu kapsamda Sayın Genel Başkanımız, stratejik öngörü ve zekasıyla dünyada meydana gelebilecek hadiseleri ve onun ülkemize ve bulunduğumuz coğrafyaya etkilerinin neler olabileceğini yıllar öncesinden görerek bu konuları yazmış olduğu kitaplarla kamuoyunu bilgilendirme ve ülke yönetiminde söz sahibi olanları önceden uyarma gereğinin sonucu olarak da siyasete girmiştir.
Ancak bulunduğu partilerde fikirlerinin kıymetini yeterince anlaşılamamıştır. Bu nedenle son çare olarak kendi partisini kurmuş ve ülke sorunlarını;
1-Sığınmacılar Krizi,
2-Ekonomik Kriz,
3-Milli Birlik Krizi,
4-Devlet krizi olmak üzere dört ana başlık altında belirlemiştir. Türkiye'nin bu krizleri nasıl aşabileceğini de sosyal medya organlarında kamuoyuyla paylaşmış ve paylaşmaya devam etmektedir... Bunun dışında;
Açılan soruşturma, gerek evrensel hukukun gerek Anayasa’mızın en temel insan hakları ve ilkelerinden olan ifade özgürlüğü, "Suç ve ceza kanunsuz olmaz!" ilkesinin ihlali olduğu, açıktır. Kaldı ki Sayın Genel Başkanımızın savunduğu fikirler yalnızca kurmuş olduğu partinin, bir grubun yada bir ailenin yararına, onların iktidarının devamını sağlamaya yönelik olmayıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde yaşayan ve hangi görüşte, hangi inançta olurlarsa olsunlar tüm Türk Milleti’nin güvenlik ve refahı ile bağımsızlığını sonsuza dek korunması mücadelesidir. Özetle, Sayın Genel Başkanımızın hayatının hiçbir döneminde yukarıdaki suçlamalara veya Türk ceza kanunlarına dayanak olacak suç unsuruna rastlamak mümkün değildir! Sonuç olarak; milletimizin bedel ödeyerek bizlere emanet ettiği bu cennet vatanımızda torunlarımızı güvenli bir gelecekte büyütmenin temel şartı Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın kurduğu Zafer Partisi’nin Parti Programını milli bir gaye olarak benimseyip ona sımsıkı sarılmakta gören biz Zafer Partisi Genel İdare Kurulu üyeleri ; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde Türk Milleti’nin üniter yapısının sonsuza kadar hür ve bağımsız olarak korunması için Atatürk’ün izinde, Sayın Genel Başkanımız Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ ‘ın yanında vatanımızı, milletimizi koruyacak ve onu ne pahasına olursa olsun savunacağız! Kamuoyuna saygıyla duyurulur! Ne Mutlu Türküm Diyene!"
2-Ekonomik Kriz,
3-Milli Birlik Krizi,
4-Devlet krizi olmak üzere dört ana başlık altında belirlemiştir. Türkiye'nin bu krizleri nasıl aşabileceğini de sosyal medya organlarında kamuoyuyla paylaşmış ve paylaşmaya devam etmektedir... Bunun dışında;
Açılan soruşturma, gerek evrensel hukukun gerek Anayasa’mızın en temel insan hakları ve ilkelerinden olan ifade özgürlüğü, "Suç ve ceza kanunsuz olmaz!" ilkesinin ihlali olduğu, açıktır. Kaldı ki Sayın Genel Başkanımızın savunduğu fikirler yalnızca kurmuş olduğu partinin, bir grubun yada bir ailenin yararına, onların iktidarının devamını sağlamaya yönelik olmayıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde yaşayan ve hangi görüşte, hangi inançta olurlarsa olsunlar tüm Türk Milleti’nin güvenlik ve refahı ile bağımsızlığını sonsuza dek korunması mücadelesidir. Özetle, Sayın Genel Başkanımızın hayatının hiçbir döneminde yukarıdaki suçlamalara veya Türk ceza kanunlarına dayanak olacak suç unsuruna rastlamak mümkün değildir! Sonuç olarak; milletimizin bedel ödeyerek bizlere emanet ettiği bu cennet vatanımızda torunlarımızı güvenli bir gelecekte büyütmenin temel şartı Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın kurduğu Zafer Partisi’nin Parti Programını milli bir gaye olarak benimseyip ona sımsıkı sarılmakta gören biz Zafer Partisi Genel İdare Kurulu üyeleri ; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde Türk Milleti’nin üniter yapısının sonsuza kadar hür ve bağımsız olarak korunması için Atatürk’ün izinde, Sayın Genel Başkanımız Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ ‘ın yanında vatanımızı, milletimizi koruyacak ve onu ne pahasına olursa olsun savunacağız! Kamuoyuna saygıyla duyurulur! Ne Mutlu Türküm Diyene!"