AYKIRI / HABER MERKEZİ
restorasyon adı altında asırlık tarihi eserlerimiz tarumar ediliyor. Son olarak Galata Kulesi'nde yapılan inşaat görüntüleri Türkiye'yi ayağa kaldırmıştı. Skandalın bu sefer ki adresi ise Bursa. Kentin sembollerinden biri olan ve 15. yüzyıldan beri ayakta duran Yeşil Cami'ye restorasyon çalışması yapıldı. Restorasyon maliyetlerine sponsor olan Harput Holding isimli firma caminin asırlık sütununa tabelasını astı. Tabelada "Harput Holding tarafından restore edilmiştir" ifadelerine yer verilirken, cami adının üstüne asılması ise dikkat çekti.
CAMİNİN MİMARI BİLE ADINI YAZMAMIŞTI
II. Murad döneminde vezirlik yapan Hacı İvaz Paşa tarafından planları çizilen ve 11 yılda tamamlanan yeşil cami 1424 yılında hizmete girmişti. O günden bu yana güçlü bir şekilde ayakta duran yapı sadece Türkiye'nin değil dünyanın en önemli eserleri arasında gösteriliyor.
UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Yeşil Cami'nin mimarı Hacı İvaz Paşa, eserin hiçbir yerine ismini kazımamış, tabelasını astırmamıştı. Ancak restosrasyon adı altında yapılan işlemlerden sonra camiye Harput Holding'in plastik tabelasını asması tepki çekti. Holding restorasyon işlemlerini gerçekleştirdiğini duyurmak için tarihi camininin duvarına şöyle bir not düşüyor; "Harput Holding Tarafından Restore Edilmiştir" Tarihi Yeşil Cami'nin duvarına reklam uğruna böyle bir tabelanın asılmış olması sosyal medyada tepkiyle karşılandı. Kullanıcılar arasında en dikkat çekici yorum ise, "Yaptıran yazmamış, restore edene ne oluyor" şeklinde paylaşılan oldu. İŞTE TEPKİLERE NEDEN OLAN O TABELA ESKİ HALİ BÖYLEYDİ
BURSA YEŞİL CAMİNİN TARİHÇESİ 1414- 1419 yılları arasında inşa edilen Yeşil Cami, Hacı İvaz Paşa’nın en önemli eserlerinden biridir.
Ters T plan şemasına sahip caminin üzeri iki kubbe ile örtülmüştür. Cami mihrabı, mahfili dönemin İznik çinileri ile bezeli olup görkemli bir dekorasyona sahiptir.
Bina girişindeki taç kapı Türk taş oymacılığının özgün bir ürünüdür. Kubbedeki sekizgen aydınlık feneri, altında yüksek kenarlı yekpare sekizgen, mermer bir havuz yer almaktadır. Caminin mermerden yapılan kuzey cephesinde, dört pencere iki ufak mihrap ve üstte korkuluklu dört niş bulunmaktadır. Pencere kapakları ahşap işçiliğinin en güzel örneklerindendir. Caminin son cemaat yeri Çelebi Sultan Mehmed’in ani ölümü üzerine yapılamadan kalmış, düşünülen şeklini alamamıştır.
restorasyon adı altında asırlık tarihi eserlerimiz tarumar ediliyor. Son olarak Galata Kulesi'nde yapılan inşaat görüntüleri Türkiye'yi ayağa kaldırmıştı. Skandalın bu sefer ki adresi ise Bursa. Kentin sembollerinden biri olan ve 15. yüzyıldan beri ayakta duran Yeşil Cami'ye restorasyon çalışması yapıldı. Restorasyon maliyetlerine sponsor olan Harput Holding isimli firma caminin asırlık sütununa tabelasını astı. Tabelada "Harput Holding tarafından restore edilmiştir" ifadelerine yer verilirken, cami adının üstüne asılması ise dikkat çekti.
CAMİNİN MİMARI BİLE ADINI YAZMAMIŞTI
II. Murad döneminde vezirlik yapan Hacı İvaz Paşa tarafından planları çizilen ve 11 yılda tamamlanan yeşil cami 1424 yılında hizmete girmişti. O günden bu yana güçlü bir şekilde ayakta duran yapı sadece Türkiye'nin değil dünyanın en önemli eserleri arasında gösteriliyor.
UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Yeşil Cami'nin mimarı Hacı İvaz Paşa, eserin hiçbir yerine ismini kazımamış, tabelasını astırmamıştı. Ancak restosrasyon adı altında yapılan işlemlerden sonra camiye Harput Holding'in plastik tabelasını asması tepki çekti. Holding restorasyon işlemlerini gerçekleştirdiğini duyurmak için tarihi camininin duvarına şöyle bir not düşüyor; "Harput Holding Tarafından Restore Edilmiştir" Tarihi Yeşil Cami'nin duvarına reklam uğruna böyle bir tabelanın asılmış olması sosyal medyada tepkiyle karşılandı. Kullanıcılar arasında en dikkat çekici yorum ise, "Yaptıran yazmamış, restore edene ne oluyor" şeklinde paylaşılan oldu. İŞTE TEPKİLERE NEDEN OLAN O TABELA ESKİ HALİ BÖYLEYDİ
BURSA YEŞİL CAMİNİN TARİHÇESİ 1414- 1419 yılları arasında inşa edilen Yeşil Cami, Hacı İvaz Paşa’nın en önemli eserlerinden biridir.
Ters T plan şemasına sahip caminin üzeri iki kubbe ile örtülmüştür. Cami mihrabı, mahfili dönemin İznik çinileri ile bezeli olup görkemli bir dekorasyona sahiptir.
Bina girişindeki taç kapı Türk taş oymacılığının özgün bir ürünüdür. Kubbedeki sekizgen aydınlık feneri, altında yüksek kenarlı yekpare sekizgen, mermer bir havuz yer almaktadır. Caminin mermerden yapılan kuzey cephesinde, dört pencere iki ufak mihrap ve üstte korkuluklu dört niş bulunmaktadır. Pencere kapakları ahşap işçiliğinin en güzel örneklerindendir. Caminin son cemaat yeri Çelebi Sultan Mehmed’in ani ölümü üzerine yapılamadan kalmış, düşünülen şeklini alamamıştır.