İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin vatandaşların ucuz fiyata ekmek alması için yaygınlaştırmayı amaçladığı halk ekmek büfeleriyle ilgili tartışma devam ediyor. ak parti yönetimindeki ilçe belediyelerinin Halk Ekmek büfelerinin konmasına müsaade etmemesi ve kaldırmaya çalışmasına halktan sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'da tepki gösterdi.
Partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet tarihimizde hiç görülmemiş bir şey oldu. Ekmek pahalı, vatandaş alamıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ucuz ekmek sağlıyor, vatandaş ucuz ekmek alsın diye. Türkiye böyle bir tabloyla hiç karşı karşıya olmadı. Bir dilim ekmeğe savaş açtı bunlar. Tam bir ibret tablosu" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, CHP belediyelerine "Hiçbir çocuğun yatağa aç gitmesine izin vermeyin" şeklinde talimat verdiğini belirtti. Kılıçdaroğlu, "Ramazan ayındayız. Belediyelerimize bulunduğunuz beldede hiçbir çocuğun yatağa aç gitmesine izin vermeyiniz dedim. CHP’li belediyelerin olduğu yerlerde huzuru egemen kılmak için Belediye Başkanlarımız elinden geleni yaptılar. 20-26 Nisan tarihlerinde 847 bin 164 haneye belediye başkanlarımız ayni yardım yaptılar. 221 bin 508 haneye nakdi yardım yaptılar" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından satır başları şu şekilde: "KARADENİZ KADINI CESURDUR"
"Rize İkizdere ilçesinde köylüler “Köyümüzün taşını, toprağını, ağacını vermeyiz” diyorlar. “Köyümüzü ranta teslim etmeyiz” diyorlar. Buradan o köylü kardeşlerimin tümüne kucak dolusu sevgilerimizi, saygılarımızı gönderiyoruz. Karadeniz kadını cesurdur, taşına toprağına, ağacına, ormanına sahip çıkar.
"ERDOĞAN'DAN SOSYAL PROGRAM AÇIKLAMASINI BEKLİYORUZ"
erdoğan nihayet dediğimi yaptı, turizmcileri çağırdı. Kısa çalışma ödeneğinin süresini de uzattı. Doğruya teşekkür etmek de benim görevimdir. Doğrunun her zaman yanında ve arkasındayız. Yanlış olduğu zaman da eleştiririz.
Tam kapanma ilan edildi. Gündelik çalışanlar var. Nasıl geçinecekler? Erdoğan fakire fukaraya dışarı çıkma evinde otur dedin ama o insanların beslenmeye ihtiyacı var, yaşamaya ihtiyacı var. Erdoğan’dan sosyal program açıklamasını bekliyoruz. BIDEN'A 'SOYKIRIM' TEPKİSİ
22 Nisan’da bu işin siyasetçilerin değil tarihçilerin görevi olması gerektiğini anlattım. Parti sözcümüz aynı şekilde bizim söylediklerimize vurgu yaptı. Biden açıklama yaptı ve soykırım sözcüğünü iki kez kullandı. Öncelikle şunu ifade edeyim, bu Türkiye açısından büyük bir talihsizlik. Bugüne kadar pek çok iktidar geldi, gitti. Ama hiçbir Amerikan başkanı 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlamadı. 1915 olayları acıdır, gerekirse incelenmelidir. Bunu politikacılar değil tarihçiler yapmalı. Türkiye bu konuda her zaman hazır olduğunu ifade etti. Arşivlerimizi açıyoruz, tarihçiler gelsin baksınlar dedi.
"BIDEN KONUŞTU, ERDOĞAN 3 GÜN SUSTU"
Türkiye’nin kuruluşundan bu yana 1915 olaylarını Amerika’daki hiçbir başkan soykırım olarak tanımlamazken neden şimdi tanımladı? Bu soru önemli. Asıl sorulması gereken soru bu. Biden’a kızmanın bir âlemi yok. O kendi iç politikasının gereğini yapıyor.
Biden konuştu, Erdoğan tam üç gün sustu. Trolleri ise Erdoğan bir aslan, çıkacak bir kükreyecek herkes duyacak sanıyordu. Erdoğan konuştu kedi gibi bir miyavlama sesi geldi.
"RÜŞVETÇİDEN BÜYÜKELÇİ OLUR MU?"
Kim Dışişleri Bakanı Türkiye’de? Mevlüt Çavuşoğlu mu? Zurnanın son deliği. Hulusi Akar mı? İbrahim Kalın mı? Fahrettin Altun mu? Pergoleci Fahrettin. Tamamı konuşuyor, her kafadan bir ses çıkıyor. Bakanlığın bürokrasini konuşturmuyorlar. Rüşvetçiden büyükelçi olur mu? Çifte vatandaşlığı olanları bile büyükelçi yaptılar. Eski milletvekillerini bile büyükelçi yaptılar. Akıl alacak iş değil.
Devleti aile şirketi gibi yönetiyor. ‘Bu devlet, bu hükümet şahsıma aittir’ diyor. 83 milyonu yok sayıyor. Kendi partisi de dahil olmak üzere partileri yok sayıyor. Peki, bu bizi nereye taşıdı? İhvan endeksli bir dış politikanın uygulanmasına neden oldu.
"İHVANCI DIŞ POLİTİKA'YA EVRİLDİLER, BUNLAR VATAN HAİNİDİR"
Dış politikadaki eksen kayması Türkiye’nin başını belaya soktu. ‘Yurtta barış, dünyada barış’ politikasından ‘İhvancı dış politika’ya evrildiler… Bir gün önce ‘dost’ dediğine bir gün sonra ‘düşman’ ilan ediyorsun emperyal güçler istedi diye! 24 saat içinde Emevi Camii’nde namaz kılacağız dediler, Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdılar. Bunlar vatan hainidir.
"AYNI ANDA İKİ VURGUN YAPTILAR"
Saray’ın beslemeleri havaalanlarını, köprüleri, yolları dolarla yapanlar, gelirlerini dolarla garanti altına alanlar pandemide hangi fedakarlığı yaptı? Dövizi olanlar, dövizle borç verenler daha zengin oldu! Aynı anda iki vurgun yaptılar.
Partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet tarihimizde hiç görülmemiş bir şey oldu. Ekmek pahalı, vatandaş alamıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ucuz ekmek sağlıyor, vatandaş ucuz ekmek alsın diye. Türkiye böyle bir tabloyla hiç karşı karşıya olmadı. Bir dilim ekmeğe savaş açtı bunlar. Tam bir ibret tablosu" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, CHP belediyelerine "Hiçbir çocuğun yatağa aç gitmesine izin vermeyin" şeklinde talimat verdiğini belirtti. Kılıçdaroğlu, "Ramazan ayındayız. Belediyelerimize bulunduğunuz beldede hiçbir çocuğun yatağa aç gitmesine izin vermeyiniz dedim. CHP’li belediyelerin olduğu yerlerde huzuru egemen kılmak için Belediye Başkanlarımız elinden geleni yaptılar. 20-26 Nisan tarihlerinde 847 bin 164 haneye belediye başkanlarımız ayni yardım yaptılar. 221 bin 508 haneye nakdi yardım yaptılar" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından satır başları şu şekilde: "KARADENİZ KADINI CESURDUR"
"Rize İkizdere ilçesinde köylüler “Köyümüzün taşını, toprağını, ağacını vermeyiz” diyorlar. “Köyümüzü ranta teslim etmeyiz” diyorlar. Buradan o köylü kardeşlerimin tümüne kucak dolusu sevgilerimizi, saygılarımızı gönderiyoruz. Karadeniz kadını cesurdur, taşına toprağına, ağacına, ormanına sahip çıkar.
"ERDOĞAN'DAN SOSYAL PROGRAM AÇIKLAMASINI BEKLİYORUZ"
erdoğan nihayet dediğimi yaptı, turizmcileri çağırdı. Kısa çalışma ödeneğinin süresini de uzattı. Doğruya teşekkür etmek de benim görevimdir. Doğrunun her zaman yanında ve arkasındayız. Yanlış olduğu zaman da eleştiririz.
Tam kapanma ilan edildi. Gündelik çalışanlar var. Nasıl geçinecekler? Erdoğan fakire fukaraya dışarı çıkma evinde otur dedin ama o insanların beslenmeye ihtiyacı var, yaşamaya ihtiyacı var. Erdoğan’dan sosyal program açıklamasını bekliyoruz. BIDEN'A 'SOYKIRIM' TEPKİSİ
22 Nisan’da bu işin siyasetçilerin değil tarihçilerin görevi olması gerektiğini anlattım. Parti sözcümüz aynı şekilde bizim söylediklerimize vurgu yaptı. Biden açıklama yaptı ve soykırım sözcüğünü iki kez kullandı. Öncelikle şunu ifade edeyim, bu Türkiye açısından büyük bir talihsizlik. Bugüne kadar pek çok iktidar geldi, gitti. Ama hiçbir Amerikan başkanı 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlamadı. 1915 olayları acıdır, gerekirse incelenmelidir. Bunu politikacılar değil tarihçiler yapmalı. Türkiye bu konuda her zaman hazır olduğunu ifade etti. Arşivlerimizi açıyoruz, tarihçiler gelsin baksınlar dedi.
"BIDEN KONUŞTU, ERDOĞAN 3 GÜN SUSTU"
Türkiye’nin kuruluşundan bu yana 1915 olaylarını Amerika’daki hiçbir başkan soykırım olarak tanımlamazken neden şimdi tanımladı? Bu soru önemli. Asıl sorulması gereken soru bu. Biden’a kızmanın bir âlemi yok. O kendi iç politikasının gereğini yapıyor.
Biden konuştu, Erdoğan tam üç gün sustu. Trolleri ise Erdoğan bir aslan, çıkacak bir kükreyecek herkes duyacak sanıyordu. Erdoğan konuştu kedi gibi bir miyavlama sesi geldi.
"RÜŞVETÇİDEN BÜYÜKELÇİ OLUR MU?"
Kim Dışişleri Bakanı Türkiye’de? Mevlüt Çavuşoğlu mu? Zurnanın son deliği. Hulusi Akar mı? İbrahim Kalın mı? Fahrettin Altun mu? Pergoleci Fahrettin. Tamamı konuşuyor, her kafadan bir ses çıkıyor. Bakanlığın bürokrasini konuşturmuyorlar. Rüşvetçiden büyükelçi olur mu? Çifte vatandaşlığı olanları bile büyükelçi yaptılar. Eski milletvekillerini bile büyükelçi yaptılar. Akıl alacak iş değil.
Devleti aile şirketi gibi yönetiyor. ‘Bu devlet, bu hükümet şahsıma aittir’ diyor. 83 milyonu yok sayıyor. Kendi partisi de dahil olmak üzere partileri yok sayıyor. Peki, bu bizi nereye taşıdı? İhvan endeksli bir dış politikanın uygulanmasına neden oldu.
"İHVANCI DIŞ POLİTİKA'YA EVRİLDİLER, BUNLAR VATAN HAİNİDİR"
Dış politikadaki eksen kayması Türkiye’nin başını belaya soktu. ‘Yurtta barış, dünyada barış’ politikasından ‘İhvancı dış politika’ya evrildiler… Bir gün önce ‘dost’ dediğine bir gün sonra ‘düşman’ ilan ediyorsun emperyal güçler istedi diye! 24 saat içinde Emevi Camii’nde namaz kılacağız dediler, Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdılar. Bunlar vatan hainidir.
"AYNI ANDA İKİ VURGUN YAPTILAR"
Saray’ın beslemeleri havaalanlarını, köprüleri, yolları dolarla yapanlar, gelirlerini dolarla garanti altına alanlar pandemide hangi fedakarlığı yaptı? Dövizi olanlar, dövizle borç verenler daha zengin oldu! Aynı anda iki vurgun yaptılar.