ANALİZ / E. KORGENERAL ALTAY TOKAT
Türkiye ve Yunanistan arasında millî menfaat çıkarlarının çatışmasından ve yaşanmış tarihî olayların yansımasından kaynaklanan rekabet, gerginlik ve mücadele tansiyonları değişik olmakla beraber hep vardır. Bu pozisyon her zaman sınırlı da olsa bir silahlı çatışmaya dönüşebilir.
Türkiye ve Yunanistan'ın NATO üyesi olmaları, mevcut sorunları ya da riskleri bir ölçüde azaltmakla beraber sıfırlamamaktadır. Dolayısıyla her zaman Yunanistan'ın genişleme temelinde sinsi hamlelerini beklemeliyiz. Bu bakımdan caydırıcı bir güce sahip olmak zorundayız. "Caydırıcı güç" denildiğinde de "Millî Güç" unsurlarından "Askerî Gücün" en önemlisidir. Bu bilinçle politika ve stratejilerin geliştirilmesini benimsemeliyiz. Bu kapsamda Hava Gücümüze öncelik verilmesinin doğru olacağını düşünüyorum. Rusya'dan s-400 alım projemiz F-35 Savaş Uçaklarına sahip olmamızı engellemiştir.
Bu duruma Yunanistan sevindiğini zannediyorum. Ama f-35 ler'de ısrarlı olmalıyız. Çünkü, S-400'ler savunma gücümüzü, F-35'ler ise vurucu gücümüzü artırır. Potansiyel tehditleri vazgeçirme noktasında, savunmadan ziyade vurucu gücün etkisi daha caydırıcıdır. Savaşta durumlarında da savaşın kazanılması açısından vurucu güç daha büyük önem taşır.
YUNANİSTAN HEDEFİ İSTANBUL
Yunanistan kendisini Bizans İmparatorluğunun varisi olarak görmekte Megola İdea ya da Helenizm sloganı kapsamında kısa vadede Ege Denizi'ni bir "Yunan Gölü"ne dönüştürmeyi, Kıbrıs'ta Enosisi gerçekleştirmeyi ve Doğu Akdeniz'de söz sahibi olmayı öngören, uzun vadede de Doğu Trakya ve İstanbul'un ele geçirilmesini hedefleyen kendine göre bir milli politika ve strateji izlemektedir.
1974 Kıbrıs Barış Harekatı kızgınlığı ile NATO'nun askeri kanadından çekilen Yunanistan'a karşı büyük bir avantaj kazanmış iken Yunanistan'In tekrar NATO'ya dönmek istemesine karşı veto hakkımızı kullanmayarak Yunanistan'a büyük bir imkan sağladık. TSK'nın kumpas davaları, ordunun önemli bölümünün FETÖ'ye kaptırılması, 15 Temmuz'da kalkışma yapılması gibi yapılan yanlışlıklar ve mevcut ekonomik sorunlarımız Yunanistan'ı heyecanlandırmış, heveslendirmiş ve cesaretlendirmiştir ekonomik Bunun üzerine Ege'de 20 kadar adayı Antlaşmalara aykırı olarak yıllara yayarak işgal etti ve asker yerleştirdi. Ciddi bir karşılık görmeyince Doğu Akdeniz'de rol almaya başladı, "Adaların kıta sahanlığı var" dedi. Son olarak da NATO'nun Türkiye ile sorunların diplomasiyle çözüm çağrısını reddetti yani iyice küstahlaştı. BİRKAÇ GÜNLÜK ÇATIŞMAYA HAZIRLIKLI OLMALIYIZ
Yunanistanla kısa süreli bir çatışma olasılığı vardır. Yunanistan F-35'leri aldığında daha da azgınlaşacaktır. Böyle bir durumda hızlı, şiddetli hareket eden hava gücü bakımından üstün olan kazançlı çıkar kanaatindeyim. Türkiye -Yunanistan arasına Bir kaç gün sürecek çatışma; NATO'nun müdahalesiyle sonlanacağı için plan, program ve hazırlıklarımızı yapmalıyız. Kıbrıs'da, Trakya'da ve Yunan adalarına karşı boş durmayacağımızı diplomatik, askerî tedbir ve tatbikatlarla göstermeliyiz ve NATO ve ilgili devletleri uyarmalıyız.
Bu senaryo kapsamında, Yunanistan'ın olası askerî hareketlerine karşı her yönden hazır olmamız gerekir. Bu noktada iç cephemize de önem vermeliyiz. Millî birlik, berberlik Ruhunun, moral ve motivasyonumuzun yükseltilmesine çaba harcamalı ve hassasiyet göstermeliyiz. Örneğin, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarını millî değerlerimizin daha da güçlendirilmesi ve Yunanistan'ın uyarılması bakımından fırsat olarak kullanabilirdik. Her şeye rağmen Yunanistan'ın bir çılgınlık yapması hâlinde tarihte defalarca olduğu gibi yine hüsrana uğratılacağına ve pişmanlık duyacağına kuvvetle inanıyorum.
ALTAY TOKAT KİMDİR
Altay Tokat 1999'da korgeneral rütbesiyle emekli oldu. Aynı zamanda Kıbrıs Gazisi olan Tokat ve OHAL döneminde Hakkâri Dağ ve Komando Tugay Komutanı ve Jandarma Asayiş Komutanı olarak görev yaptı. PKK ile mücadele etti. TSK'nın en büyük dış operasyonlarından biri olan Çekiç Harekâtı'nı yönetti. Kara Kuvvetleri iç güvenlik doktrinini yazdı.
Tokat, başarılarından dolayı beş madalya ile ödüllendirildi.
Bu duruma Yunanistan sevindiğini zannediyorum. Ama f-35 ler'de ısrarlı olmalıyız. Çünkü, S-400'ler savunma gücümüzü, F-35'ler ise vurucu gücümüzü artırır. Potansiyel tehditleri vazgeçirme noktasında, savunmadan ziyade vurucu gücün etkisi daha caydırıcıdır. Savaşta durumlarında da savaşın kazanılması açısından vurucu güç daha büyük önem taşır.
YUNANİSTAN HEDEFİ İSTANBUL
Yunanistan kendisini Bizans İmparatorluğunun varisi olarak görmekte Megola İdea ya da Helenizm sloganı kapsamında kısa vadede Ege Denizi'ni bir "Yunan Gölü"ne dönüştürmeyi, Kıbrıs'ta Enosisi gerçekleştirmeyi ve Doğu Akdeniz'de söz sahibi olmayı öngören, uzun vadede de Doğu Trakya ve İstanbul'un ele geçirilmesini hedefleyen kendine göre bir milli politika ve strateji izlemektedir.
1974 Kıbrıs Barış Harekatı kızgınlığı ile NATO'nun askeri kanadından çekilen Yunanistan'a karşı büyük bir avantaj kazanmış iken Yunanistan'In tekrar NATO'ya dönmek istemesine karşı veto hakkımızı kullanmayarak Yunanistan'a büyük bir imkan sağladık. TSK'nın kumpas davaları, ordunun önemli bölümünün FETÖ'ye kaptırılması, 15 Temmuz'da kalkışma yapılması gibi yapılan yanlışlıklar ve mevcut ekonomik sorunlarımız Yunanistan'ı heyecanlandırmış, heveslendirmiş ve cesaretlendirmiştir ekonomik Bunun üzerine Ege'de 20 kadar adayı Antlaşmalara aykırı olarak yıllara yayarak işgal etti ve asker yerleştirdi. Ciddi bir karşılık görmeyince Doğu Akdeniz'de rol almaya başladı, "Adaların kıta sahanlığı var" dedi. Son olarak da NATO'nun Türkiye ile sorunların diplomasiyle çözüm çağrısını reddetti yani iyice küstahlaştı. BİRKAÇ GÜNLÜK ÇATIŞMAYA HAZIRLIKLI OLMALIYIZ
Yunanistanla kısa süreli bir çatışma olasılığı vardır. Yunanistan F-35'leri aldığında daha da azgınlaşacaktır. Böyle bir durumda hızlı, şiddetli hareket eden hava gücü bakımından üstün olan kazançlı çıkar kanaatindeyim. Türkiye -Yunanistan arasına Bir kaç gün sürecek çatışma; NATO'nun müdahalesiyle sonlanacağı için plan, program ve hazırlıklarımızı yapmalıyız. Kıbrıs'da, Trakya'da ve Yunan adalarına karşı boş durmayacağımızı diplomatik, askerî tedbir ve tatbikatlarla göstermeliyiz ve NATO ve ilgili devletleri uyarmalıyız.
Bu senaryo kapsamında, Yunanistan'ın olası askerî hareketlerine karşı her yönden hazır olmamız gerekir. Bu noktada iç cephemize de önem vermeliyiz. Millî birlik, berberlik Ruhunun, moral ve motivasyonumuzun yükseltilmesine çaba harcamalı ve hassasiyet göstermeliyiz. Örneğin, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarını millî değerlerimizin daha da güçlendirilmesi ve Yunanistan'ın uyarılması bakımından fırsat olarak kullanabilirdik. Her şeye rağmen Yunanistan'ın bir çılgınlık yapması hâlinde tarihte defalarca olduğu gibi yine hüsrana uğratılacağına ve pişmanlık duyacağına kuvvetle inanıyorum.
ALTAY TOKAT KİMDİR
Altay Tokat 1999'da korgeneral rütbesiyle emekli oldu. Aynı zamanda Kıbrıs Gazisi olan Tokat ve OHAL döneminde Hakkâri Dağ ve Komando Tugay Komutanı ve Jandarma Asayiş Komutanı olarak görev yaptı. PKK ile mücadele etti. TSK'nın en büyük dış operasyonlarından biri olan Çekiç Harekâtı'nı yönetti. Kara Kuvvetleri iç güvenlik doktrinini yazdı.
Tokat, başarılarından dolayı beş madalya ile ödüllendirildi.
İLGİLİ HABER
Altay Tokat: "TSK'da tehlike devam ediyor"