CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, tbmm Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, AKP'nin geride bıraktığı 18 yılı değerlendirdi.
Ağbaba, “AKP milletvekillerinin konuşmalarını dinleyince AKP'nin ne kadar ilginç bir parti olduğunu düşünmeden edemedim. Öyle ki ne zaman kime ne söyleyeceğini, kimi ne zaman ne yapacağını hiç bilemeyiz. Bakın, birkaç tane örnek vereceğim ben size. Öyle vekillersiniz ki bazen bir bakıyorsunuz birine ‘darbeci’ diyorsunuz, bazen aynı kişiyi kahraman yapıyorsunuz. Kimin ne zaman demokrasi kahramanı olacağını,vatansever olacağını; kimin ne zaman darbeci olacağını veya ne zaman terörist olacağını sayenizde bilemiyoruz” dedi.
DAVUTOĞLU'NA SELAM VERMEZ OLDUNUZ
Ağbaba, Ahmet Davutoğlu’ndan örnek vererek “2015'te, 2016'da Ahmet Hoca dediğiniz Ahmet Davutoğlu'nu mecliste ayakta alkışlıyordunuz. Sonra adamı darbeyle görevden aldınız, selam vermez oldunuz. 12 Eylül 2010'a kadar devleti teslim ettiğiniz, önünde selam durduğunuz, gidip makamında ziyaret ettiğiniz, randevu almak için araya aracı koyduğunuz tırnak içinde ‘Fetullah hoca efendi hazretleri’nin Türkiye'yi ne hâle getirdiğini bir düşünün. Barış sürecini, çözüm sürecini hatırlayın. O zaman, MHP'ye neler söylediğinizi de bir hatırlayın, çok söyleyip de aranızı bozmak istemem” dedi.
YÜZÜNÜZ KIZARMIYOR MU?
Ağbaba, “Özgür Özel'i 15 temmuz günü alnından öpüyordunuz, alkışlıyordunuz, buraya kürsüye çıktığı zaman elleriniz şişti alkışlamaktan. Şimdi aynı Özgür Özel'e ‘darbeci’ diyorsunuz. Yine, bir örnek vereyim, Yenikapı'da miting yapıyorlar: Aman Kemal Kılıçdaroğlu gelsin. Şimdi ne oldu? Allah aşkına Kemal Kılıçdaroğlu'na bu lafları söylerken hiç utanmıyor musunuz, hiç yüzünüz kızarmıyor mu?“ diye sordu.
"KENAN EVREN 5 KİŞİYDİ, SİZ 1 KİŞİSİNİZ"
OHAL’in ilan edildiği 20 Temmuz’da, 12 Eylül gibi basının baskı altına alındığını, aydınların cezaevine gittiği söyleyen Ağbaba, “OHAL ilân ederek bir darbe sürecinde referandum yaptınız. Yine bir darbe sürecinde 24 Haziran seçimlerini yaptınız. Kenan Evren'den bir farkınız var. Kenan Evren 5 kişiydi, siz 1 kişisiniz. Hani diyor ya ‘dünya beşten büyüktür.’ Türkiye de birden büyüktür. Hâlâ 1930'u konuşuyor. Ya, gel bugünü konuşalım, bugünü. Bugün bir darbe dönemi yaşanıyor ve bu darbecinin ismi de AKP” dedi.
ŞEHİTLERİN KANINDA ELİNİZ VAR
Ağbaba, konuşmasının ardından akp sıralarından gelen tepkiler üzerine tekrar kürsüye çıktı. Ağbaba, “AKP-FETÖ İlişkisi” hakkında örnekler vererek şöyle konuştu:
“Siyasilerin kasetlerinin yönetmeni FETÖ, kameramanı FETÖ, senaristi FETÖ, yapımcısı AKP. Ne diyordun MHP'li vekillerin kaseti çıktığı zaman, Deniz Baykal'ın kaseti çıktığı zaman, yayınlandığı zaman, ne yapıyordun? Gözlüğü takmış izliyor, "Bu, özel değil; genel, genel…" diyordu. Deniz Baykal, bu partinin hâlâ milletvekili. AKP eski Grup Başkan Vekili İlknur İnceöz türban takmıyor, başını bağlamıyor. Fetullah'ın huzuruna gidiyor, türban takıyor.Orası cami mi, mescit mi? Cahit Özkan, FETÖ'de avukatların sözcüsü değil miydi? Şimdi kimin sözcüsü? Cahit Özkan, Fetullah'ın sözcüsüydü. AKP'nin Danışma Kurulu üyelerinin, neredeyse MYK'sının tamamının Fetullah Gülen'in önünde diz çöktüğü fotoğraflar var! Bir tane CHP'li vekilin FETÖ'yle bir resmini bulamazsınız. Bunları hatırlatınca Utanıyor musunuz? Utanın!
15 Temmuz darbesini kim yaptı? FETÖ yaptı. Ergenekon'da, Balyoz'da, askerî casuslukta o komutanları cezaevine kim attı. Siz attınız, siz, AKP attı. Savcısı kim? Recep Tayyip Erdoğan! ‘Ben, Balyoz savcısıyım’ diyordu. Yurtsever, Atatürkçü subayları cezaevine attınız, yerine general yaptığınız, paşa yaptığınız insanlar 15 Temmuzda burayı bombaladı. Ne diyor Davutoğlu? ‘MİT müsteşarı ile Mehmet Dişli'nin ihracını istedik, emekliliğini istedik, kabul etmediler.’ Kim bombaladı? Mehmet Dişli. 250 şehidin kanında, bu Meclisin çatısına atılan bombada sizin ortaklığınız var, ortaklığınız! O şehitlerin kanında sizin eliniz var”
Ağbaba, “AKP milletvekillerinin konuşmalarını dinleyince AKP'nin ne kadar ilginç bir parti olduğunu düşünmeden edemedim. Öyle ki ne zaman kime ne söyleyeceğini, kimi ne zaman ne yapacağını hiç bilemeyiz. Bakın, birkaç tane örnek vereceğim ben size. Öyle vekillersiniz ki bazen bir bakıyorsunuz birine ‘darbeci’ diyorsunuz, bazen aynı kişiyi kahraman yapıyorsunuz. Kimin ne zaman demokrasi kahramanı olacağını,vatansever olacağını; kimin ne zaman darbeci olacağını veya ne zaman terörist olacağını sayenizde bilemiyoruz” dedi.
DAVUTOĞLU'NA SELAM VERMEZ OLDUNUZ
Ağbaba, Ahmet Davutoğlu’ndan örnek vererek “2015'te, 2016'da Ahmet Hoca dediğiniz Ahmet Davutoğlu'nu mecliste ayakta alkışlıyordunuz. Sonra adamı darbeyle görevden aldınız, selam vermez oldunuz. 12 Eylül 2010'a kadar devleti teslim ettiğiniz, önünde selam durduğunuz, gidip makamında ziyaret ettiğiniz, randevu almak için araya aracı koyduğunuz tırnak içinde ‘Fetullah hoca efendi hazretleri’nin Türkiye'yi ne hâle getirdiğini bir düşünün. Barış sürecini, çözüm sürecini hatırlayın. O zaman, MHP'ye neler söylediğinizi de bir hatırlayın, çok söyleyip de aranızı bozmak istemem” dedi.
YÜZÜNÜZ KIZARMIYOR MU?
Ağbaba, “Özgür Özel'i 15 temmuz günü alnından öpüyordunuz, alkışlıyordunuz, buraya kürsüye çıktığı zaman elleriniz şişti alkışlamaktan. Şimdi aynı Özgür Özel'e ‘darbeci’ diyorsunuz. Yine, bir örnek vereyim, Yenikapı'da miting yapıyorlar: Aman Kemal Kılıçdaroğlu gelsin. Şimdi ne oldu? Allah aşkına Kemal Kılıçdaroğlu'na bu lafları söylerken hiç utanmıyor musunuz, hiç yüzünüz kızarmıyor mu?“ diye sordu.
"KENAN EVREN 5 KİŞİYDİ, SİZ 1 KİŞİSİNİZ"
OHAL’in ilan edildiği 20 Temmuz’da, 12 Eylül gibi basının baskı altına alındığını, aydınların cezaevine gittiği söyleyen Ağbaba, “OHAL ilân ederek bir darbe sürecinde referandum yaptınız. Yine bir darbe sürecinde 24 Haziran seçimlerini yaptınız. Kenan Evren'den bir farkınız var. Kenan Evren 5 kişiydi, siz 1 kişisiniz. Hani diyor ya ‘dünya beşten büyüktür.’ Türkiye de birden büyüktür. Hâlâ 1930'u konuşuyor. Ya, gel bugünü konuşalım, bugünü. Bugün bir darbe dönemi yaşanıyor ve bu darbecinin ismi de AKP” dedi.
ŞEHİTLERİN KANINDA ELİNİZ VAR
Ağbaba, konuşmasının ardından akp sıralarından gelen tepkiler üzerine tekrar kürsüye çıktı. Ağbaba, “AKP-FETÖ İlişkisi” hakkında örnekler vererek şöyle konuştu:
“Siyasilerin kasetlerinin yönetmeni FETÖ, kameramanı FETÖ, senaristi FETÖ, yapımcısı AKP. Ne diyordun MHP'li vekillerin kaseti çıktığı zaman, Deniz Baykal'ın kaseti çıktığı zaman, yayınlandığı zaman, ne yapıyordun? Gözlüğü takmış izliyor, "Bu, özel değil; genel, genel…" diyordu. Deniz Baykal, bu partinin hâlâ milletvekili. AKP eski Grup Başkan Vekili İlknur İnceöz türban takmıyor, başını bağlamıyor. Fetullah'ın huzuruna gidiyor, türban takıyor.Orası cami mi, mescit mi? Cahit Özkan, FETÖ'de avukatların sözcüsü değil miydi? Şimdi kimin sözcüsü? Cahit Özkan, Fetullah'ın sözcüsüydü. AKP'nin Danışma Kurulu üyelerinin, neredeyse MYK'sının tamamının Fetullah Gülen'in önünde diz çöktüğü fotoğraflar var! Bir tane CHP'li vekilin FETÖ'yle bir resmini bulamazsınız. Bunları hatırlatınca Utanıyor musunuz? Utanın!
15 Temmuz darbesini kim yaptı? FETÖ yaptı. Ergenekon'da, Balyoz'da, askerî casuslukta o komutanları cezaevine kim attı. Siz attınız, siz, AKP attı. Savcısı kim? Recep Tayyip Erdoğan! ‘Ben, Balyoz savcısıyım’ diyordu. Yurtsever, Atatürkçü subayları cezaevine attınız, yerine general yaptığınız, paşa yaptığınız insanlar 15 Temmuzda burayı bombaladı. Ne diyor Davutoğlu? ‘MİT müsteşarı ile Mehmet Dişli'nin ihracını istedik, emekliliğini istedik, kabul etmediler.’ Kim bombaladı? Mehmet Dişli. 250 şehidin kanında, bu Meclisin çatısına atılan bombada sizin ortaklığınız var, ortaklığınız! O şehitlerin kanında sizin eliniz var”