Ümit Özdağ'dan Mehmet Ali Çelebi açıklaması
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, AKP'ye katılan Mehmet Ali Çelebi hakkında konuştu. Çelebi'nin daha önce Zafer Partisi'ne gelmeyi kabul ettiğini söyleyen Özdağ, "Arkadaşa ağır geldi" dedi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, FOX TV’de İlker Karagöz’ün sunduğu Çalar Saat programına konuk oldu.
Burada gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Özdağ, CHP ve Memleket Partisi'nden ayrıldıktan sonra AKP'ye geçen Mehmet Ali Çelebi hakkında konuştu.
"HEM ATATÜRK'ÜN ASKERİ HEM DE ERDOĞAN'IN MİLLETVEKİLİ OLUNMAZ"
Özdağ, “Hem Atatürk’ün askeri hem de Erdoğan’ın milletvekili olunmaz. Erdoğan’ın en büyük siyasal rakibi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Erdoğan 20 yıldan bu yana Atatürk’ün kurmuş olduğu cumhuriyetin temellerini adım adım yıkmıştır. Bu yıkış sürecinde FETÖ adlı casusluk ve terör örgütüyle iş birliği yapmıştır. Bu yıkım sürecinde PKK’yla İmralı’da anayasa yazmıştır ve 15 Temmuz sonrasında da FETÖ’yle sonlandırdığı ilişkinin yerine devleti diğer tarikat ve cemaatlerin eline teslim etmiştir. 4 bin senelik Türk tarihinde ilk defa devlet bir cemaatler ve tarikatlar federasyonu haline gelmiştir. Erdoğan hala Atatürk’ün kalan mirasıyla da mücadeleye devam etmektedir.” ifadelerini kullandı.
“ASKER NİTELİĞİNİ YİTİRMİŞTİR”
Çelebi’nin askerlik unvanını kaybettiğini de söyleyen Özdağ, “Şimdi bir eski asker, emekli üsteğmen (Mehmet Ali Çelebi) ama bence artık o niteliğini de yitirmiştir. Her üniforma giyen asker kabul etmemek lazım. Asker olmak için Atatürk’ün askeri olmak lazım.” şeklinde konuştu.
“ZAFER PARTİSİ’NE KATILMAYI KABUL ETMİŞTİ”
Çelebi ile daha önce 3 kez görüştüklerini ve Zafer Partisi’ne katılmayı kabul ettiğini vurgulayan Özdağ, “Kamuoyuna ilk kez açıklıyorum. Memleket Partisi’nden ayrıldıktan sonra kendisiyle 3 defa Anadolu Kulübü’nde sohbet ettik. Ben Zafer Partisi’ne davet etmiştim. O da kabul etmişti. Mayıs ayında geleceğini söylemişti. Ama Zafer Partisi arkadaşa ağır geldi. Burada Atatürk çizgisinde bir Türk milliyetçiliği mücadelesi veriliyor. Burada Türkiye’nin örtülü istilasına karşı Sakarya’da mücadele eden Türk ordusu gibi tek direniş hattı oluşturmuş bir parti var. Öbür tarafta da iktidar çemberi üzerinden tekrar TBMM’ye girme kolaylıkları var. Bana şunu söylüyordu: 'Ben daha çok gencim, bir daha milletvekili olmasam ne olur? Parti kurarım, Atatürk'ün mücadelesini veririm'... Doğrusu gelmiş olduğu noktada, Allah rahmet eylesin diyorum.” dedi.