Türk kızlarının videolarını çekip internette paylaşıyorlar, Pakistanlı kaçakların yeni videoları çıktı
TTVMEDYA isimli Twitter hesabının Pakistanlı tacizcilerle ilgili yayınladığı videolara bir yenisi daha eklendi. TikTok'ta yayınlanan görüntüler "Tatlı Türk kızları sizi seviyorum" mesajıyla paylaşıldı. Görüntülerle ilgili sıcak bir gelişme yaşandı, şahıslardan biri yakalandı.
Türkiye'ye kaçak yollardan giren bir grup Pakistanlı'nın çektiği taciz videolarına bir yenisi daha eklendi. TTVMEDYA isimli Twitter hesabının deşifre ettiği videolarda, yurda kaçak yollardan giren bir Pakistanlı, sokakta yürüyen Türk kızlarını arkadan çekiyor.
Çektiği görüntüleri "Türk kızları sizleri seviyorum" mesajıyla TikTok hesabından paylaşan Pakistan uyruklu şahıs, kendi videolarını de hesabına yüklemiş.
Hesabı incelendiğinde Türkiye'den çok sayıda video yüklendiği dikkat çekerken, geçtiğimiz günlerde yayınlanan taciz videolarına bir yenisi daha eklenmiş oldu.
EMNİYET'TEN SON DAKİKA AÇIKLAMASI: BİR TANESİ YAKALANDI
Görüntülerin sosyal medyada ses getirmesinin ardından, kadınların gizlice videosunu çektiği belirlenen yabancı uyruklu şahıslardan biri yakalandı.
Sosyal medya üzerinde kadınların gizlice videosu çekerek paylaşılması üzerine İstanbul Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri çalışma başlattı. Yapılan çalışmalarda şüphelinin N.M. (30) olduğu tespit edildi. Bugün yapılan operasyonda şüpheli N.M. Bağcılar Yıldıztepe Mahallesi'nde yakalandı. Gizlice video çekerek 'halkı kin ve düşmanlığı tahrik' suçunu işlediği belirlenen şüpheli N.M.’nin sınır dışı edildiği iddia edidi.
ŞİKAYETÇİ OLMAYINCA İŞLEM YAPILMIYOR
TTVMEDYA'nın sahibi Tolga Eren, internet sayfası üzerinden deşifre ettiği taciz videolarına ilişkin yasal bir sorun doğduğunu ifade etti. Eren, mağdur kadınların şikayetçi olmadığı için konunun sürüncemede kaldığını, Emniyet'in kendisinden "Şikayetçi olmanız gerekiyor" talebinde bulunduğunu aktardı bunun üzerine yaşadıklarını anlatan Eren şu ifadeleri kullandı:
"5 Mart'ta, aralarında çocukların da olduğu mağdurları taciz amacıyla kayda alan ayrı ayrı 6 Pakistanlıyı, karıştıkları taciz suçlarına istinaden ihbarda bulunmak ve bu şahısların yakalanma sürecini bir gazeteci olarak anlayabilmek için İstanbul Emniyet Müdürlüğüne uğradım. Evvelce CİMER üzerinden Pakistanlı tacizcileri ihbar etmiştim. Cimer’den bana yapılan dönüşlerden bir tanesinde “bizzat şikayetçi olmam” gerektiği minvalinde bir mesaj gelmişti.
Siber Şubeye gittiğimde; şubedekiler söz konusu taciz olaylarının Asayiş Şubeyi alakadar ettiğini ifade ettiler, İstanbul Emniyet Müdürlüğünde asayiş şube ararken yanlışlıkla Terör Şubeye girdim. Terörle Mücadeledeki polisler diğerlerine kıyasla konuyla -alanları olmadığı halde- daha çok ilgilenerek yardımcı olmaya çalışıp beni Gayrettepe’deki Asayiş Şubeye yönlendirdiler. Şu ana kadar anlattığım işlemleri atlatmam en az 3-4 saat sürdü, Gayrettepe’ye geçtim en az orada da yarım saat harcadım. Oradaki polisler de ilgiliydiler; fakat ihbarların oradan yapılamayacağını ifade ettiler, Pakistanlı tacizcileri ihbar etmek o kadar zordu ki, bunun sebebi mağdurların bizzat şikayetçi olmasının sağlanması gerekliliğinden kaynaklı idi. Yani videoda farkında olmadan tacize uğrayan kadınlar veya çocuklar karakola giderek şikayetçi olacaklardı. İyi ama videolarına denk gelemezlerse ne olacaktı? Daha da önemlisi bu mağdurların yüzleri sansürlenmiş videoları sebebiyle, videodaki kişilerin “kendileri” olduğunu ispat edememeleri durumunda ne olacaktı? Pakistanlı tacizciler meselesi Türkiye’deki medyanın da politikacıların da ilgilendiği bir konu değil, ben de bizzat şikayetçi olmaları gereken mağdurların önünü kapatmamak için bu tarz taciz videolarını bulduğumda medya etiğini de çiğnemeyi göze alarak yüzlerini sansürlememeye karar verdim.(Bu arada mağdurların çoğu taciz anında maske takıyor, yani yüzleri yine tam görünmüyor)
Videoların orijinal halini sansürle bozmuyoruz çünkü ortaya çıkardığımız tacizciler anında hesaplarını kapatıp videoları siliyorlar. (Bu son tacizci de hesabı komple kapatıp gitti) Ayrıca bu tarz haberleri basit bir fotoğraf koyarak yapmak da tacizin boyutunu ve tehlikesini okuyucuya aktarabilmek için zerre yeterli olmuyor, insanlara sokaklarda nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olduklarını açıklayabilmek için videoları uzun uzun atmak zorunda kalıyoruz.
5 martta yapmaya çalıştığım ihbarın bana en az 4-5 saate mal olduğunu, o gün yaptığım keşiflerin; esasen hükümetin Pakistanlı ve Afgan kaçaklarla ilgili hiçbir yakalama mekanizması kurmadıklarını, özellikle kayıtsız olduklarında aylarca belki de yıllarca firari dolaşabileceklerini gösterdiği için; bu konuda medya etiğini çiğnemeyi göze alıyoruz. AKP’nin vurdum duymazlığı ve muhalefetin kaçak göçmen ve sığınmacı sorununu sallamazlığı bizi bu tarz şeylere itiyor. Sınır güvenliği sağlanmadığı ve kaçaklar ile sığınmacılar ülkelerine gönderilmediği sürece, içimizdeki ithal sapıkları yakalatmak için bazı medya etiklerini çiğneyebiliriz, bunun sorumlusu da hükümettir."