Ramazan Hoca'nın Katiline Müebbet İstemi

TAKİP ET

'Filozof Ramazan' lakabıyla bilinen Diyarbakırlı Ramazan Pişkin'i, Fatih'te işlettiği çay ocağında öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan sanık Erkan Baykut hakkında istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddanamede Sanık Baykut hakkında "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis istemiyle dava açıldı.

İddianamede, konuya ilişkin "bilgi sahibi" sıfatıyla ifadesi alınan İbrahim Baştürk'ün beyanına yer verildi.

Baştürk, olay yerinin yan tarafında bulunan eczanede saat 13.40 saatlerinde Diyarbakırlı Ramazan Hoca isimli iş yerinden gürültü geldiğini, kendisinin sesleri kontrol etmek için buraya gittiği sırada çay ocağının içinden elinde bıçak olan erkek şahsın koşarak kaçtığını gördüğünü belirtti.

İddianamede, incelenen güvenlik kamerası görüntülerine göre olay yerinden kaçan sanık Erkan Baykut'un toplu taşıma aracı kullanarak Beyoğlu'ndaki ikametine gittiği, adrese giden polis ekiplerinin sanığı evinin banyosunda saklanırken yakaladığı kaydedildi.

Başkasıyla Karıştırdığını İddia Etmişti

Sanık Baykut'un polis merkezinde alınan ifadesinde, maktul Pişkin'i tanımadığını, babasının yanında çalışan daha sonra kardeşi ve kendisinin de birlikte yaşamaya başladıkları, Afgan uyruklu kişilerden Saboor Muradı ismindeki kişi zannettiğini ileri sürdü.

Baykut, bu kişilerin yanında uyuduğu zamanların sonrasında kendi bedeninde birtakım farklılıklar gördüğünü, şahısların kendisini uyutup cinsel saldırıda bulunduklarını anladığını iddia ederek, bu durumu anladıktan sonra bu kişilerden uzaklaştığını, ancak bu olayları ailesi ya da adli makamlarla paylaşmadığını söyledi.

Niyeti Öldürmek Değilmiş

Baykut, 2021'den itibaren Muradı isimli şahsı görmediğini ancak Ramazan Pişkin'i bu kişi olarak bildiğini, Pişkin'i de ilk kez 2021'de sosyal medyadan gördüğünü söyledi.

Olaydan iki ay önce Pişkin'i 'Ramazan Hocanın Yeri' isimli iş yerinde gördüğünü ve yanına gidip konuştuğunda ilk başta iyi bir hoca olarak düşündüğünü aktaran Baykut, ancak sohbetin devamında bu şahsın aslında Saboor Muradı olduğunu anladığını savundu.

Baykut, bunun üzerine Muradı'nın kendisine geçmişte verdiği zararları hatırladığını kaydederek, olay günü Kasımpaşa'daki evinden çıkarak maktulün iş yerine gittiğini, niyetinin Pişkin'e taş atıp yaralamak olduğunu belirtti.

İş yerine geldiğinde tek başına sandalyede oturan Pişkin'in ayağa kalktığını belirten Baykut, Pişkin'in, Muradı olduğunu hissetmesiyle kendinden geçerek taş fırlattığını, maktulün üzerine gelmesiyle kendisine zarar verebileceğini düşünerek bıçakla yaraladığını ve olay yerinden kaçtığını anlattı. 

Müebbet Hapis Cezası İstendi

İddianamede, toplanan deliller ışığında sanık Baykut'un üzerine atılı suçu işlediği yönünde hakkında kamu davası açmaya yeterli şüphe bulunduğu belirtildi. 

Maktulün kardeşi Mehmet Pişkin'in sanıktan şikayetçi olduğu aktarılan iddianamede, sanık Baykut'un "kasten öldürme" suçundan müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi. 

Hazırlanan iddianame, değerlendirilmek üzere gönderildiği İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. Sanık ilerleyen günlerde hakim karşısına çıkacak.