Orman Genel Müdürlüğü raporlarındaki tespitler krizi açığa çıkardı!
Türkiye, kontrol altına alınamayan orman yangınları ile mücadele ederken Orman Genel Müdürlüğü faaliyet raporlarındaki tespitler dikkat çekti. Raporda, sistemindeki politika, plan, program, uygulama hiyerarşisinde etkinsizlik olduğu tespitleri yer aldı.
Ege ve Akdeniz bölgelerinde çıkan ve günlerdir kontrol altına alınamayan orman yangınları, Orman Genel Müdürlüğünün faaliyet raporlarına yansıdı. OGM, 2016 ve 2017 yıllarına yönelik faaliyet raporlarında olmayan “Politika, plan, program, uygulama hiyerarşisinde etkinsizlik” tespitini yeni sistemin uygulandığı 2018, 2019 ve 2020 yılları raporlarında ele aldı.
OGM’nin faaliyet raporlarında idare; politika, plan, program, uygulama hiyerarşisinde etkinsizlik olduğunu beyan etti.
Birgün'den Mustafa Mert Bildircin'in haberine göre; OGM’nin 2016 yılı faaliyet raporunun, “Tehditler” bölümünde, “Kamu personel politikası, sosyal ve politik baskıların yoğunluğu, orman alanlarının kamu yararı adı altında ormancılık dışı faydalanmalar için uzun süreli tahsisi talepleri” gibi bazı tespitlere yer verildi. İdare, 2017 yılı faaliyet raporunda da benzer tespitler, “Tehdit” olarak sıralandı.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin uygulanmaya başlandığı 2018 yılında ise OGM’nin raporunun tehditler bölümüne, yeni bir madde daha eklendi. Hızlı karar alma mekanizmalarını, “Fırsat” olarak gören idare, “Politika, plan, program, uygulama hiyerarşisinde etkinsizlik” tespitini ise tehdit olarak gördü. Benzer şekilde 2019 ve 2020 yılı faaliyet raporlarında da politika, plan, program ve uygulama hiyerarşisindeki etkinsizlikten şikâyet edildi.
CHP’Lİ VEKİLDEN TEPKİ
CHP Milletvekili Murat Bakan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yalnızca bir yönetim sistemi değil aynı zamanda yargı ve yasamayı da kontrol eden bir, “Patronlu Başkanlık Sistemi” olduğunu söyledi. Bakan, sistemi, “Monokratik bir sistem” olarak değerlendirerek, “Yasama da yargı da yürütme de tek kişinin ağzına bakıyor” diye konuştu.
Sistemin kendisini eleştirenleri cezalandırma ve sadakati ödüllendirme üzerine inşa edildiğini savunan CHP’li Bakan, “HelpTurkey paylaşımlarına açılan soruşturma bunun en yakın, en somut örneği. Sadakatini ispatlama çabasında olanlar, yönetim erkini de gerçeklerden uzaklaştırıyor. Şahsım hükümeti başka bir gerçeklikte yaşıyor. Cumhurbaşkanı dün, ‘Dünyanın her yerinde yangın var kimse kalkıp da Rusya niye yanıyor demiyor’ gibi şeyler söyledi. Biz neden yangın çıktı demiyoruz ki… ‘Niye THK uçaklarını kullanmıyorsunuz, niye TSK ve Jandarma envanterindeki helikopterleri devreye sokmuyorsunuz’ diye soruyoruz” dedi.
Öte yandan Bakan, “Günlerce çırpındık TSK ve Jandarma envanterindeki hava araçlarının kullanılması için. Her yer kül olduktan sonra harekete geçebildiler. Aralarındaki iktidar mücadelesinden ülke sorunlarını ikinci, üçüncü plana attıkları karanlık bir dönemdeyiz. Ülkenin dağı, taşı yanarken insanlar taşıma su ile yangını söndürmek için seferber olmuşken bu ortamda dahi kendilerini büyüklük duygusundan, kibirden, partizanlıktan kurtaramıyorlar” açıklamasını yaptı.