Muharrem İnce'den flaş adaylık açıklaması

TAKİP ET

Cumhuriyet Halk Partisinin eski Cumhurbaşkanı adayı ve Milletvekili Muharrem İnce, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. İnce kendisine yöneltilen yeniden Cumhurbaşkanı adayı olmayı düşünüyor musunuz sorusuna "elbette düşünüyorum" cevabını verdi.

CHP Milletvekili Muharrem İnce, Ege'nin Gazetesi Haber Müdürü Ece İçmez'in sorularını cevapladığı röportajda, Türkiye gündemine dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

İçmez'in kendisine yönelttiği "Yeniden Cumhurbaşkanı adayı olmayı düşünüyor musunuz?" sorusunu yanıtlayan İnce; "Elbette düşünüyorum. Seçime 50 gün kala adaylığı açıklanmış birisi olarak 50 günde Türkiye’deki siyasi atmosferi değiştirdik, iktidarın kaybedebileceği inancını yeşerttik" dedi.

İşte Muharre İnce'nin Ece İçmez'in sorularına verdiği cevaplar;

Yeni kurulan partiler hakkında ne düşünüyorsunuz?
-Yeni kurulan partiler AKP’nin içinden çıkınca önce “ümmeti bölmeyin” propagandası yapıldı. Sonra AKP Genel Başkanının “ölü doğdular” dediği yazıldı. Benim siyasi çizgimle bu partilerin siyasi çizgileri aynı değil ama bu siyasi partilerin seçime girmesini engelleyecek adımların, değişikliklerin konuşuluyor olması demokrasimiz adına üzüntü ve utanç vericidir. Parti kurmak, seçime girmek hukuki yükümlükleri, şartları yerine getiren her siyasetçinin ve siyasi partinin hakkıdır. Buna engel olmak, buna engel olmaya yönelik adımlar atmak demokrasi iddiamıza, birikimimize, mücadelemize zarar verir.

Milletvekillerinin vekilliğinin düşürülmesi hakkında ne düşürüyorsunuz?
-Ben bu konuda partimden ayrışarak Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda hayır vermemiz gerektiğini söyleyen ve o meşhur Anayasa’ya aykırı Anayasa Değişikliğine hayır oyu vermiş bir siyasetçiyim. Bizim parti olarak 2002’den beri bir ilkesel duruşumuz var. Dokunulmazlıklar Kürsü Dokunulmazlığı ile sınırlandırılması, Milletvekili Milletin vekaletini özgürce yerine getirebilmelidir.
Ancak Türkiye’de 2010’dan beri Yargı bağımsızlığı ciddi tahribata uğramıştır. 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği referandumunda bugün FETÖ denilen yapı ölüleriniz kaldırın oy kullandırın derken, AKP Genel Başkanı sonuçların açıklanmasından sonra yaptığı açıklamada okyanus ötesine teşekkür etmiştir. Yargı bağımsızlığı bu referandumla birlikte ortadan kalkmış, yargıçların siyasi kimliği öne çıkmaya başlamıştır.

Hakimler Savcılar Kurulu’nun 13 üyesinin 6’sının doğrudan bir siyasi Partinin Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanı tarafından, geri kalan 7 üyesinin ise biz “Biz Genel Başkanımızdan, Cumhurbaşkanımızdan seve seve talimat alırız, bundan şeref duyarız” diyen Milletvekilleri tarafından ve dolaylı olarak yine AKP Genel Başkanı tarafından belirlendiği bir yargı düzeninden ve o yargının hukuku değil siyaseti gözeterek verdiği tartışmalı kararlardan söz ediyoruz.

AKP İlçe Başkanlarının hakim yapıldığı bir yargı düzeninden söz ediyoruz. AKP Genel Başkanı konuşunca kararını değiştiren bir yargı düzeninden söz ediyoruz. Şimdi böyle bir yargı düzenine muhalif siyaset yapan milletvekilleri güvenebilir mi? Nitekim yargıya güven yüzde 20’lere gerilemiş durumda.

2002’den 2010’a kadar Dokunulmazlıkların Kaldırılması konusunda “yargıya güvenmiyoruz o nedenle dokunulmazlıkları kaldırmıyoruz, dokunulmazlıklar kalkarsa yasama yargının oyuncağı olur, yargıçlar siyaseti dizayn eder” diyen AKP yargıyı ele geçirip kendi güvenecekleri bir yargı oluşturunca Milletvekillerini bu yargının eline, insafına teslim ettiler ve böyle millet iradesini yok sayan kararlar çıkmaya başladı.Yargı bağımsızlığı bizim demokrasimiz için de ekonomimiz için de olmazsa olmazdır. Bunun için mücadele etmeliyiz.


CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI
Ülkenin çıkarları için yeniden Cumhurbaşkanı adayı olmayı düşünüyor musunuz?
-Elbette düşünüyorum. Seçime 50 gün kala adaylığı açıklanmış birisi olarak 50 günde Türkiye’deki siyasi atmosferi değiştirdik, iktidarın kaybedebileceği inancını yeşerttik. 40 yıl aradan sonra yüzde 30 bandını aştık. İlk seçimde başaramadık ama bu böyle yarım kalmayacak demiştik, iddiamıza, o iddiamızın gerektirdiği çalışmalara devam ediyoruz.

TUTUKLU GAZETECİLER
Türkiye’de son çıkan yasayla tutuklu gazetecilerin,avukatların bu yasadan faydalanamadığını biliyoruz üstelik gazetecilerin de tutuklanmaları devam ediyor bununla ilgili düşünceleriniz nedir?
-Özgür basından, gerçeklerin yazılmasından, söylenmesinden kim korkar? Barış Terkoğlu da, Barış Pehlivan da, Murat Ağırel de, Müyesser Yıldız da, İsmail Dükel de gazetecidir ve yaptıkları haberler nedeniyle göz altına alındılar, tutuklandılar. Evrakta sahtecilik yapanı, hırısızlık yapanı infaz düzenlemesiyle sokağa salanlar gerçeğin peşinde olan, gerçeği yazan gazetecilerin bu düzenlemeden yararlanmaması için özel önerge verdi, onları cezaevinde tutmaya ve yenilerini cezaevine atmaya devam ediyor. Türkiye basın özgürlüğü liginde gerileyen, gazeteci hapseden ülke olma ayıbından kurtulmalıdır.

 

muharrem ince ece içmez röportaj cumhurbaşkanlığı adaylık muharrem ince aday olacak mı