Libya'da son durum, Türkiye yanlış politika mı izliyor, Altay Tokat yorumladı
Emekli Korgeneral Altay Tokat, Libya ve Doğu Akdeniz'deki son gelişmeleri Aykırı okuyucuları için yorumladı. Tokat, ihvancı politikaları terk etmediğimiz sürece Libya'da ve dış politikada başarı sağlamamız çok güç yorumunda bulundu.
EMEKLİ KORGENERAL ALTAY TOKAT / ANALİZ
Bir zamanlar yani Kaddafi döneminde Libya dostumuzdu. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı'nda ABD dâhil dost bildiğimiz çok sayıda devlet bize karşı politika izledi. Bizi kınadılar hatta ambargo uyguladılar. Ama Libya Lideri Kaddafi bize kritik mühimmat, malzeme ve lojistik destek sağladı. Ayrıca o dönem çok sayıda şirketimiz Libya'da iş yapıyordu, işçilerimiz çalışıyordu ve ülkemize döviz kazandırıyorlardı.
Biz ne yaptık? 2011'de, Fransa'nın da aralarında bulunduğu NATO koalisyon güçlerinde fiilen görev alarak Kaddafi yönetiminin devrilmesine katkı sağladık. Ara bulucu olabilirdik. Kaddafi'nin linç edilmesi
üzerine Libya siyaseten ikiye bölündü ve iç savaş başladı.
Trablus'daki Ulusal Kurtuluş Hükümeti yani Müslüman Kardeşler ile 2014'de yapılan seçimde oluşan ve Tobruk'da faaliyetini sürdüren Temsilciler Meclisi Hükümeti (General Hafter güçleri) arasında iç savaş devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde ateşkes ilan edildi ama barış anlaşması yapılmadı.
Libya; petrol bakımından zengin yataklara sahip olduğu için dış güçler, Libya İç Savaşına seyirci kalmadılar, bilakis müdahil oldular. Libya, topraklarında ve denizlerindeki petrol ve gaz yatakları yüzünden stratejik bir bölgedir.
Biz de, Libya'nın zenginliği yanında 1553'de Turgut Reis tarafından fethedilmesinden 1911'de İtalya'nın işgaline kadar yönettiğimiz ve tarihî bağımız bulunduğu için Libya'da olmalıydık ve olduk. Ama İhvan anlayışı temelinde politikamızıbelirledik ve Trablus'taki Müslüman Kardeşler safında yer aldık. Burada stratejik hata yapmış olduğumuzu değerlendiriyorum.
Hâlbuki, Libya politikamızı, millî menfaatlerimiz yani bekamız, refahımız ve güvenliğimiz gibi kriterleri göz önüne alarak belirlemeliydik. Bu kapsamda tarafsız kalıp ara bulucu rolü yani ağabey pozisyonunu tercih etmeliydik.
Arap Dünyasında dışlanmış, çok sayıda devlet tarafından terörist olarak tanımlanan, başarı şansı olmayan, Libya'nın sadece yüzde 18'ini kontrolü altında bulunduran zayıf Müslüman Kardeşleri desteklemek sorunlarımızı artırmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Libya olayında dominant devlet Mısırdır. Çünkü, Mısır Arapların lideri konumunda ve coğrafi avantajlara sahip. Rusya'nın zaman kaybetmeden Mısır ile beraber hareket etmesinin temelini, başarıyı Mısır'da gördüğü içindir diye tahmin ediyorum.
Akdeniz bir bütündür. Bu nedenle, Yunanistan'ın Ege'de, anlaşmalara aykırı bir şekilde 20 civarında adacığımızı işgal etmesine sessiz kalmamızla bizi test ettiler. Libya ve Doğu Akdeniz'de bize karşı cephe oluşturmak için cesaret buldular.
Çuval olayı ile bizi test ettiler ve düğmeye basmışlardı. Neler yaşadık hatırlayalım. Libya'da da senaryo aynı mantıkla kuruluyor.
Libya'da Müslüman Kardeşler Hükümeti ile 2019'da Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Mutabakat Muhtırası imzaladık. Ama kimse tanımadı. Müslüman Kardeşlerin geleceği karanlık ve mahkûm. Dolayısıyla Mavi Vatan Projesi'nin hazırlanmasında ciddi eksiklikleri var. Ege bizim için daha önemli. Mavi Vatan Projesi kapsamında Ege yok mu?
Mücadele cephemiz çok genişledi. Siklet merkezi yapmamızı zorlaştırıyor. İhvan anlayışını süratle terk etmeliyiz, dış politikamızda değişiklikler yaparak ilişkilerimizi iyileştirmeye yönelmeliyiz ve kesinlikle taviz vermemeliyiz. İçeride birlik beraberliğimizi mutlaka güçlendirmeliyiz. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurtuluş ve kuruluş felsefesine, Atatürk düşünce ve ilkelerine sıkı sıkı sarılmalıyız.
ALTAY TOKAT KİMDİR
Altay Tokat 1999'da korgeneral rütbesiyle emekli oldu. Aynı zamanda Kıbrıs Gazisi olan Tokat ve OHAL döneminde Hakkâri Dağ ve Komando Tugay Komutanı ve Jandarma Asayiş Komutanı olarak görev yaptı. PKK ile mücadele etti. TSK'nın en büyük dış operasyonlarından biri olan Çekiç Harekâtı'nı yönetti. Kara Kuvvetleri iç güvenlik doktrinini yazdı.
Tokat, başarılarından dolayı beş madalya ile ödüllendirildi.