Erdoğan'ı eleştirmek, Kurtuluş savaşı sırasında Atütürk'ü eleştirmek gibi
Hükümete yakın yayın organlarından Sabah Gazetesi'nin yazarı Salih Tuna bugün yayımlanan köşe yazısında 'Kurtuluş Savaşı esnasında Mustafa Kemal'i eleştirmek neyse, 2. Kurtuluş Savaşı verdiğimiz bugünlerde Başkan Erdoğan'ı eleştirmek de odur' diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'le özdeşleştirdi.
Sabah Gazetesi köşe yazarı Salih Tuna bugünkü köşe yazısının bir bölümünde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştiren çevrelere seslendi ve “Kurtuluş Savaşı esnasında Mustafa Kemal'i eleştirmek neyse, 2. Kurtuluş Savaşı verdiğimiz bugünlerde Başkan Erdoğan'ı eleştirmek de odur” ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN-ATATÜRK BENZETMESİ
İçinde bulunduğumuz salgın sürecini 2. Kurtuluş savaşına benzeten Tuna, bu süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mustafa Kemal Atatürk’le benzer süreci yaşadığını ileri sürdü.
"ERDOĞAN'I NEDEN ELEŞTİRMİYORSUN?" SORUSU
Kendisini takip eden CHP’li okurların Sözcü ya da Cumhuriyet yazarları gibi yazmasını istediklerini savunan Tuna, yine CHP’li okurların "Bir de sıklıkla "Erdoğan'ı neden hiç eleştirmiyorsun?" diye sorduklarını belirtti.
İşte Salih Tuna’nın bugünkü yazısının ilgili bölümü
CHP'li okurlarımı "Askıda başkan kampanyası" serlevhalı yazımla belli ki çok üzmüşüm.
Haliyle ben de çok üzüldüm; zira onları hiç üzmek istemem.
Her şeyden evvel çok sempatikler.
O kadar ki, Halk TV'dekiler gibi yorum yapmamı, Sözcü ve Cumhuriyet yazarları gibi yazmamı istiyorlar.
Bir de sıklıkla "Erdoğan'ı neden hiç eleştirmiyorsun?" diyorlar.
Benzer bir soruyu Soner Yalçın arkadaşımız fakire yönelttiğinde ona "Büyük Oyun" başlıklı kendi yazısından şu satırlarını hatırlatmıştım: "ABD'nin elinde iki 'silahı' vardı: - Biri PKK... / - Diğeri FETÖ... / Amacı; FETÖ'yü darbeyle iktidara taşıyarak, PKK'yı hedefine ulaştırmaktı: 'Birleşik Kürdistan!' / Bu sebeple... Ne 7 Haziran 2015 ve ne de 1 Kasım 2015 genel seçimleri umurundaydı! Hükümet olmak değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı indirerek iktidarı tamamen ele geçirmek istiyorlar..."
Yazısını hatırlatmakla da kalmamıştım. Emperyalizmin vurduğu adama vurmak, "Büyük Oyun" kurucularının amacına hizmet etmekten başka anlam taşımaz demiştim.
Ya 'direniş' saflarında yer alırsınız ya da 'bozguncuların' saflarında... Başka saf yok...
Dün "Büyük Oyun"a karşı verdiğimiz Kurtuluş Savaşı esnasında Mustafa Kemal'i eleştirmek neyse, 2. Kurtuluş Savaşı verdiğimiz bugünlerde Başkan Erdoğan'ı eleştirmek de odur...