Dijital içerik üreticilerinin Türkiye'deki durumu

TAKİP ET

Dijitalleşen dünyada yeni meslek trendi dijital dünyaya içerik üreterek gelir elde etmek. Dünya genelinde milyonlarca kişinin yaşamını idame ettirdiği, doğru politikalarla ülkemizde de yüz binlerce gencin gelir elde edebileceği, ülkemiz için döviz girdisi sağlama potansiyeli çok yüksek olan bu sektörün ülkemizdeki durumu ne? Ülkemizde bu şekilde gelir elde edenlerin sorunları neler? İçerik üreticileri hangi sorunlarla uğraşıyor?

ONUR ÜNLÜ / AYKIRI Özellikle Google’ın 4 - 5 sene kadar önce Youtube için içerik üretme konusunda Türkiye’de yaptığı bilinçlendirme çabaları sonucunda Youtuber olarak da adlandırılan Youtube içerik üreticiliği kavramı gün geçtikçe popülerleşen bir kavram halini aldı. Gelir elde edebilmek veya sadece popüler olmak adına, Youtube platformu'na hemen her gün, haber, teknoloji, eğlence, sanat gibi konularda yeni kanallar açılmakta. Youtube ve Google reklam gelirleri büyük çoğunlukla Türkiye’deki reklam verenlerden geliyor. Gelirler yine Türkiye’deki içerik üreticileri ile paylaşılıyor. Böylece bir iç ticaret sistemi oluşmuş oluyor ancak dijital içerik üreticiliği sadece Youtube ile sınırlı değil. DİJİTAL İÇERİK İHRACATI
Ülkemizde, bilgisayar oyunlarının içerik üreticileri için oluşturduğu mağazalar, oyun üreticilerinin kullandığı oyun motorlarının içerik mağazaları, Stock Photo veya video olarak adlandırılan hazır fotoğraf/video siteleri, mimarların görselleştirme konusunda ihtiyaç duydukları 3D modellerin satıldığı internet siteleri, internet sitesi temaları, video temaları, grafik şablonları gibi içeriklerin satışı gerçekleştiren siteler gibi birçok platform için içerik üreten içerik üreticileri de bulunmakta. İçerik üreticilerinin pazarı yurt dışı. Bu anlamda da aslında ülkemize döviz girdisi sağlayan bir sektör durumunda. Gerekli kolaylıkların ve bilinçlendirme çalışmalarının yapılması durumunda ise yüz binler hatta milyonlarca kişiye istihdam sağlaya
bir sektör.ma potansiyeline sahip 50 MİLYAR DOLARLIK SEKTÖR
Dijital içerik üretimi bazı içerik türleri göz ardı edilmiş hali ile 2017 verilerine göre dünya genelinde 12,7 milyar dolarlık bir pazara sahip iken 2026 yılı için 50 milyar dolarlık bir pazar haline geleceği düşünülmekte. İçerik üreticilerinin aylık kazançları 50 ile 5000 dolara arasında değişim göstermekte. Hükumetin “1 Milyon Yazılımcı” projesi örneğinden yola çıkılarak bu sektörde çalışacak 1 milyon kişi oluşması durumunda bu sektörde aylık ortalama 100 dolar gibi bir gelir elde ettiği senaryoda dahi, ülkemize aylık 100 milyon dolar, yıllık ise 1.2 milyar dolar kaynak girdisi sağlayacak bir sektör haline gelebilir. Ancak sektörde şu an yaşanılan sorunların ivedilikle çözülmesi gerekiyor çünkü sektörde iş yapabilmek değil ancak kazanılan paranın ülkeye getirilmesi aşamasında büyük zorluklar mevcut. ZOR OLAN İÇERİK ÜRETMEK DEĞİL, PARAYI ÜLKEYE SOKMAK
Öncelikle bu sektörde çalışanlar 2 gruba ayrılıyor. Bu işi ek bir gelir gözü ile gören, okuldan veya işten arta kalan zamanlar içerik üretenler ve bu işi sürekli olarak görüp içerik üretenler. Bu insanların para kazandığı siteler yurt dışı bağlantılı siteler veya platformlar olduğundan en büyük sıkıntıları kazandıkları paraları ülkeye getirme noktasında yaşıyorlar. PAYPAL YASAĞI SONRASI İŞLER ZORLAŞTI Yurt dışından kolay bir biçimde nakit akışı sağlayan PayPal’ın faaliyetlerine Türkiye’de yasaklanması sonrasında pek çok içerik üretici, Paypal harici bir sistem kullanmadığı için içerik üretmeyi bırakmak durumunda kaldılar. Şanslı olan ve içerik ürettiği platform, Türkiye’de faaliyeti devam eden farklı firmalarları da destekleyen azınlık, para transferlerini bu firmalara kaydırarak firmaların tekel olarak kalmaları nedeniyle uyguladıkları yüksek komisyonlara katlanmak zorunda kaldı. Diğer şanslı bir kesim ise yurt dışı bağlantılarını kullanarak PayPal hesaplarını yurt dışındaki banka hesaplarına bağlayarak paralarını ilk önce yurt dışındaki banka hesaplarına aktarıp, sonrasında Türkiye’ye transfer yolunu seçmek zorunda kaldı. Bu durum hem komisyon oranlarını 3- 4 katına çıkardı hem de banka hesaplarının bulunduğu ülkelere vergi vermek zorunda kaldılar. Alternatif arayan bir çok içerik üreticisi ise sanal şirkletler kurmak için kişi sahte adresler üzerinden yurt dışında sahte firmalar açtılar. Kazançlarını hali hazırda Türkiye’ye getirmek için bu “sahte” şirketlerin banka hesapları üzerinden transfer etmeye çalışıyorlar. SANAL FİRMA KULLANANLARIN KORKUSU
Sanal firmaların açılış yöntemleri ülkelere göre değişiklik gösterse de temel olarak Türkiye’de yaşayan vatandaşların şirket açması aslında legal olmadığından bu işlemin fark edilmesi durumunda PayPal veya banka tarafından bu kazanca el konuluyor. VERGİ DENETİMLERİ ARTIYOR
Yüksek komisyon oranları ile çalışmak zorunda olan veya transferi başka bir ülkeye yapıp hem yüksek transfer komisyon ücretlerine hemde diğer ülkelerin vergi yükü katlanmak zorunda kalan içerik üreticileri için ülkemizde yakın zaman kadar ağır bir denetim yapılmıyordu. Ancak son gelen haberler bu denetimlerin daha da artacağını işaret etmekte. Kısacası içerik üretmek daha da zor ve maliyetli bir hale gelmiş olacak. Ayrıca Türkiye’deki vergi sistemi de oldukça karmaşık ve maliyetli.

Genç YouTuberların da vergi ödemesi zorunlu

İngiltere’de yaşayan içerik üreticileri İngiltere’de bu tip bir işiniz var ise yapılması gereken şey “HMRC” adındaki vergi dairesine online olarak başvurup şahıs şirketi açmak ve 1 yılın sonunda yıllık olarak gelir beyan edip online olarak vergi ödemek mümkün. Şirket açılışı ücretsiz, muhasebeci kullanmanıza gerek yok, E fatura gibi imza gibi bir uygulama ve bunların ek maliyetleri yok, basit bir Excel dosyasını fatura olarak kullana biliniyor. Yıllık 150 Sterlin sigorta ücreti ve gelirinizden %20 vergi ödenmesi gerekiyor. Size ait olan aracın taksiti, yakıtı, sigortası, eviniz kira ise kira, Mortgage kredisi varsa kredi tutarı, otobüs bileti, su, elektrik, gaz, İnternet faturası gibi giderler bu vergiden düşülüyor ayrıca “National Insurance” adındaki genel sağlık sigortası yine bu %20 lik verginin içinden alınıyor ayrıca bir sağlık primi ödenmiyor TÜRKİYE’DEKİ DURUM NE?
Türkiye’de de vergi ödemesi yapabilmek için şahıs şirketi açmak gerekiyor ancak süreç maliyetli ve karmaşık. Şirket açılışında birçok evrak hazırlanılması ve kuruluş için noterden vergi dairesine bir çok bürokratik maliyete katlanılması gerekiyor. Aylık olarak yaklaşık 300 TL muhasebe, e-fatura,
e-imza masrafı, ayrıca 941,76 BAĞ-KUR pirimi + kiracılar kiralarının %20 si için stopaj ve gelir vergisi gibi maliyetlerin karşılanması gerekiyor. Bu maliyetlere bir de kazacın ülkeye transfer maliyetleri ve hesabın bulunduğu ülkenin vergileri de eklenince ortaya gerçekten büyük bir gider kalemi çıkıyor ve toplam gelirin yarısından fazlası üreticinin cebine girmeden yok olup gidiyor. BÜYÜK POTANSİYELİ VAR AMA YAPILMASI GEREKENLER DE VAR Aslında ülkemiz bu konuda dünyada içerik üretimi fabrikası haline getirilip her ne kadar kişi bazlı düşündüğümüzde mikro olsa dahi büyük resme bakıldığında büyük bir girdi sağlayabilecek potansiyele sahip. Bunun temel nedeni üretilen ürünlerin dijital ürün olması, herhangi bir ham maddeye ihtiyaç duyulmadan satışının gerçekleşiyor olması. Ayrıca üretilen her bir içeriğin defalarca kez satılabiliyor olması da bir başka avantaj. PAYPAL İLE ANLAŞMA SAĞLANMALI
Dünya’da tüm platformda geçerliliği olan ve çok küçük komisyon oranları ile çalışan PayPal ile anlaşma sağlanıp ülkemizde hizmet vermesinin ivedilikle başlatılması şart. PayPal dünya üzerinde hemen her yerde geçen bir ödeme yöntemi, günlük yaşantımızda kredi kartı ne ise dijital dünyada da PayPal o aslında. Maalesef geçmişte esas amacının yurtdışından para transferi yapan bir ödeme yönetimi olduğu unutularak PayPal’a çok yanlış bir bakış açısı yaklaşıldı ve yerli alternatifler üretme gibi aslında yurtdışından gelir elde eden esas kullanıcı kitlesi göz ardı edildi. Koronavirüs salgını sonrasında ticaretin ve ihracatın büyük sekteye uğradığı ülkemizde devletimizin, PayPal konusunu tekrar müzakere edip devlet hassasiyetlerinin de göz ardı edilmediği yapıcı çözüm yolları bulunması hem içerik üreticilerinin işlerini kolaylaştırma hem de döviz girdisi sağlama anlamında ülkemiz için gerçekten önemli bir araç olacaktır.. VERGİ ÖDEME KOLAYLIKLARI SAĞLANMALI
Bu sektörde hizmet veren şahısların fatura kesecekleri bir firma ya da kişi bulunmadığından özel bir şirket statüsü tanımlanarak dijital ödeme yolları ile gelirlerini kolay bir şekilde vergilendirebilmelerinin sağlanması, Ayrıca yurt dışında olduğu gibi evinden çalışan kişilerinin bu işi sürdürmeleri için gerekli giderlerin vergiden düşülmesi, sistemin basitleştirilmesi, sadece dijital içerik üreticileri için değil aynı zamanda evden farklı sektörler için çalışan vatandaşların tümünün nefes almasını sağlayacak ve kaçak çalışan statüsünden çıkmalarına ayrıca vergi kaçaklarının önüne geçmesi anlamında önemli bir adım olacaktır. Dünyada her gün büyüyen ve popüler hale gelen bu sektör birkaç düzenleme ile dünyada Türkiye’nin söz sahibi olduğu sektör haline gelebilir, döviz girdisi sağlayıp aynı zamanda devlet için vergi kaynağı haline gelebilir. Ancak yukarıda bahsi geçen konular göz ardı edilerek vergi peşine düşülürse, bırakın vergi toplamayı bu işi yapan insanların büyük çoğunluğunu işsizler ordusunun neferleri haline getirilmiş olur ve dijital içerik kaynaklı dış ticaret açığımızın gün be gün nasıl büyüdüğü izler dururuz.