Abdullah Gül'den AYM üyesine eleştiri: "Çok yanlış buluyorum"

TAKİP ET

"Işıklar yanıyor" paylaşımı yapan AYM Üyesi Engin Yıldırım'ı atayan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: "Yüksek yargı mensuplarının, devletin yüksek kademelerinde görevli memurların siyasi görüşlerini sosyal medya vasıtasıyla paylaşmasını çok yanlış bulurum."

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kendisi tarafından atanan AYM üyesi Engin Yıldırım'ın paylaşımı hakkına açıklamalarda bulundu. Gül, Yıldırım'ın paylaşımına tepki gösterirken, yüksek yargı mensuplarının sosyal medya üzerinden paylaşım yapmasını doğru bulmadığını söyledi.

T24'ten Murat Sabuncu'ya konuşan Abdullah Gül'ün açıklamalarından öne çıkanlar şu şekile:

20 YAŞINDAKİ ÇOCUKLAR ÜNİVERSİTEYE GİREMİYORDU
"Yasakçı bir Anayasa Mahkemesi vardı Türkiye'nin. Partileri kapatan, insan hakları standartlarını adeta bir üçüncü dünya ülkesine yakışır şekilde tutan, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni hiç kaale almayan, dikkate almayan bir Anayasa Mahkemesi vardı. Fikir özgürlüğü, vicdan özgürlüğü çok daralıyordu. Çok militan bir laiklik anlayışından dolayı 20 yaşındaki kız çocuklarına başörtüsüyle üniversiteye girmeyi yasak etmişti, yayınladığı, aldığı içtihat kararlarıyla. Böyle bir mahkeme benim iki partimi de kapattı. AK Parti iktidardayken, çoğunluğu varken bir oyla kapatılmaktan kurtuldu. Yani Tayyip Bey, birçok önemli insan yasaklı hale gelmekten bir oyla kurtuldu. O zamanki Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın bile kıymeti bilinmedi. Bir oyla AK Parti kapatılmaktan kurtuldu, böyle bir Anayasa Mahkemesi vardı.

HAYRETLE KARŞILIYORUM
"O zamanki Anayasa Mahkemesi'yle bugünkü Anayasa Mahkemesi'ni karşılaştırdığımızda, bugünkü özgürlükçü davranıyor diye hücum ediliyor. Anayasa Mahkemesi, AİHM içtihatlarıyla karar veriyor diye üstüne gidiliyor ve Anayasa Mahkemesi'ne hücum ediliyor. AYM'nin bütün özgürlükçü kararlarına ‘evet' diyen üyeleri saldırı altında. Anayasa Mahkemesi Başkanı bütün kararlarda gayet istikrarlı bir şekilde özgürlükçü durmuş. Mahkeme üyesi hakim; gözü kapalı hareket eder, o kim bu kim diye değil, olaya bakar. Bu olay AK Parti'yle ilgili olur, bu olay Cumhuriyet Halk Parti'siyle ilgili olur, bu olay Enis Berberoğlu'yla ilgili olur veya bu olay başkasıyla ilgili olur. Önemli olan olayı değerlendirmesi, olayları özgürlükçü değerlendiriyorlar diye AYM'yi bugün yerden yere vurmayı hayretle karşılıyorum açıkçası.

TAYYİP BEY'İN ATADIKLARI VAR
"Mahkemenin çoğunluğuna baktığınızda, benim atadıklarım var, Tayyip Bey'in atadıkları var. Ayrıca AYM ülke için sigorta. Şu açıdan sigorta, yürütme, idare, hükümetler yanlışlar yapabilirler. Bazen çok öfkeyle hareket edebilirler. Ama olay soğuduktan sonra bunun Anayasa Mahkemesi gibi bir mahkeme tarafından düzeltilmesi hükümetlerin de işine gelir. Dolayısıyla bu kıymeti bilmek lazım."

BİZİM PARTİMİZ KAPATILDI
"Bizim partimiz kapatıldı, benim Cumhurbaşkanlığı'mla ilgili malum kararlar alındı, tenkit ettik ama bu kadar, böyle saldırmadık açıkçası. Bunu çok üzücü olarak görüyorum. Bu mahkemenin vazifeleri, görevleriyle ilgili 146. Madde bizim zamanımızda çıktı, yani AK Parti hükümeti bu maddeyi hazırladı, Meclis'e getirdi. Ben de Cumhurbaşkanı olarak Meclis'ten geçince, referanduma gönderdim. Neye itiraz ediliyor."

CUMHURBAŞKANI OLARAK AYM'NİN TAHLİYE KARARLARINA DESTEK VERDİM
"Eski Genelkurmay Başkanından gazetecilere, bu mahkeme kararıyla tahliyeye kavuşmadı mı?"
"Bireysel başvuru hakkıyla hepimiz övündük, Anayasa'da aynen şöyle söylüyor: “Herkes Anayasa'da güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamında herhangi bir kişinin kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesi'ne başvurabilir”. Bunu Anayasa maddesi yapmışız biz. Şunu da hatırlatmak isterim, bu Anayasa Mahkemesi Türkiye'nin en büyük problemlerinden birisini çözdü. Vaktiyle genelkurmay başkanından birçok subaylara, birçok profesör, birçok gazeteci, Silivri'den, Ankara'daki Sincan'dan eğer çıktılarsa, bundan çıkış yolunu AYM sağladı. AYM o zaman bireysel başvuru hakkını yürürlüğe koydu. O zaman Cumhurbaşkanı olarak çok destek verdim kendilerine, görüşmeler yaptım, cesaretle bunu yapın dedim, Türkiye'nin çıkışı ancak bu, bu şekilde bireysel başvuruyla Türkiye'yi siz düzlüğe çıkartırsınız ve o şekilde hepsi çıktı. Şimdi bunları AK Parti vaktiyle yaptı, bunlarla övünüyorduk. Şimdi ne oldu da Anayasadaki görevleri yapan Anayasa Mahkemesi'nin üyelerine hücum ediliyor. 

SOSYAL MEDYADAN YAPILAN PAYLAŞIMLAR
"Bu bağlamda şunu da söylemek isterim. Yüksek yargı mensuplarının veya herhangi bir hâkimin siyasi görüşlerini, polemikli görüşlerini sosyal medya vasıtasıyla paylaşmasını çok yanlış bulurum. Buna çok yüksek seviyedeki devlet görevlilerini de eklerim. Devletin yüksek kademelerinde görevli memurların, hakimlerin, savcıların, bunları asla yapmaması lazım. Ama burada gördüğüm kadarıyla özgürlükçü zihniyete saldırılıyor. Bunu çok yanlış buluyorum. Anayasa'nın 153. Maddesi çok açık. Anayasa Mahkemesi'nin kararları Resmi Gazete yayımlanınca, Yasama yani Meclis'i yani yürütmeyi Hükümeti, yargı organlarını idari makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar diyor."

KİMİNİ BEN, KİMİNİ TAYYİP BEY ATAMIŞ
"Anayasa Mahkemesi'nin kararına hoşlanmadığınız bir karardan dolayı uymazsanız yarın başka biri başka bir sebepten uymaz. Siz birgün bu kararı tanımazsanız yarın başka birisi başka bir kararı tanımaz. Kaosa fırsat vermemek gerekir. Yanlış bir gelişme. Bu tartışmaları üzüntüyle karşılıyorum. Televizyonlara baktığımda tartışırken hiç kimse yasakçı özgürlükçü ekseni koymuyor. Kimini ben atamışım kimini Tayyip Bey atamış; bunlar konuşuluyor."

AYM üyesi Engin Yıldırım'ın Işıklar yanıyor tweeti sonrası ortalık karıştı, İçişleri Bakanlığı resmi hesaptan yanıt verdi, AK Parti'den darbe çıkışı!

Ahmet Hakan'dan AYM üyesine: Yatacak yeri kalmamıştır

CHP, AYM'nin Enis Berberoğlu kararına neden sessiz

abdullah gül ışıklar yanıyor aym engin yıldırım